Görevi devir aldığında 4 yüz kayıtlı üyesi bulunan CHP’yi Aksu’da hak ettiği yere taşıyacaklarına vurgu yapan CHP Aksu İlçe Başkanı Kenan Yıldız, Ne kadar oy aldıysak, o kadar üyemiz olacak. Oy veriyorsa bir kişi, üyede olur. Önemli olan onlara ulaşabilmek. Biz bu anlamda gece gündüz durmadan çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.
Haftanın sohbeti köşesine bu hafta CHP Aksu İlçe Başkanı Kenan Yıldız ile beraber ilçe yöneticileri Günay Fırat ve Abbas Can konuk oldu. Yıldız, Aksu ile rotasından tutundan, yerel seçimlerde ortaya çıkan yanlışlıklara kadar bir ayrıntıya yanıt verdi. Aynı yanlışlıkların bir daha yaşanmayacağına dikkat çeken Yıldız, Aldemir’e de övgüler yağdırdı.
Neden aday oldunuz?
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, aday olmadım, gösterildim. Delege arkadaşlarımız tarafından aday gösterildik. Öncesi böyle bir düşüncemiz yok idi. Hatta benim aday olmamı isteyen delege arkadaşlarımız, bana bir hafta düşünme payı verdiler. Bizler de arkadaşlarımızla bir araya geldik. Toplantı sonucu böyle bir karar çıktı.
Peki delegelerin özellikle sizin aday olmanızı istemesinde ki etken nedir sizce? Muhakkak konuşmuşsunuzdur ve neden ben diye sormuşsunuzdur?
Geçmişte yönetimde olan birçok arkadaşımızla meclis üyeliğim sürecinde beraber idik. O dönem 15 tane meclis üyesinin oyunu alarak divana seçildim. En iyi şekilde partimizi temsil ettik. Partimiz adına bir onurdur. İlkeli bir duruş sergiledik. Düşünün o dönem 3 üyesi olan CHP’den bir meclis üyesi divana seçiliyor. Bunların hepsi bir etken olabilir.
Kenan Yıldız ile CHP Aksu İlçe Teşkilatı bundan sonra nasıl bir duruş sergileyecek ve yol kat edecek?
Sadece Kenan Yıldız olarak değil, bir ekip çalışması çerçevesinde çıtamızı her daim yüksek tutmaya çalışacağız. Bilindiği gibi Aksu’da partimizin çıtası farklı nedenlerden dolayı biraz düştü. Bu süreçte bazı arkadaşlarımız farklı partilerden aday oldular. Doğru hareket ederek, birlik ve beraberlik çerçevesi içerisinde, yeniden toparlayıcı olacağız. Partimizi hak ettiği yere taşıyacağız. Yapacağımız çalışmalar ve sergileyeceğimiz duruştan dolayı, vatandaşlarımız Aksu’da bu dönem “CHP’ye oy vereceğiz” diyecekler. Buna canı gönülden inanıyoruz. Bizi biliyorlar. CHP’nin çok uç bir parti olmadığını meclis üyeliğimiz döneminde halkımıza yansıttık. Ayrıca öncelikli olarak üye çalışmalarımıza hız vereceğiz. Kadınlarımıza ve gençlerimize de daha fazla önem vereceğiz.
Neler yaptınız ki, bu yansıma oldu?
İlçemizin ekonomisi her ne kadar tarım üzerine kurulduysa da işsizlik anlamında sıkıntılı bir yer. Asgari ücretle çalışmak isteyen birçok insan var. İnanın parti gözetmeksizin herkesin ihtiyacına yanıt verdik. O dönem Büyükşehir Belediyesi’nin yönetimi CHP’dendi. İş isteyen tüm gençlerimizin önüne düştük, o gençlerimiz iş bulduk. Şu an arkadaşlar işten çıkartılıyor. Bu arkadaşların hepsi CHP’li değil. AK Partilisi, CHP’lİsi, MHP’lisi var. Bile bile bu arkadaşlara iş temin ettik. Çünkü bunların işe ihtiyacı vardı. Ayırım yapmadık. İşte bundan dolayıdır ki, CHP’nin insan odaklı bir parti olduğu açık bir şekilde ortada. Zihniyetimiz bu ve böylede devam edecek. İşte bundan dolayıdır ki, her mahallede talepler var. Bunların çoğu belki CHP’ye oy vermemiştir. Ama şimdi CHP’ye oy verecekler.
Görevi devir aldığınızda kaç bin kayıtlı üyeniz vardı?
Bin rakamı yok. 4 yüz civarında kayıtlı üyemiz vardı. Yani bir dernek üyesi kadar kayıtlı üyemiz vardı. Yani böyle bir çalışma olmuş Aksu’da. 2009 yerel seçimlerin de İl Genel Meclisi oy oranına bakıldığın da 8 binin üzerinde oy alınmış Aksu’da. İyi bir rakam. Bu kadar oy alan bir partinin, Aksu’da 4 yüz kusur üyesi var. Biz bunu şu anda hızla artırıyoruz. Az olsun bizim olsun mantığından çıkıyoruz. Yani az olsun, ama delegelerimize sahip çıkalım mantığını artık rafa kaldıracağız.
Peki, bu sayıyı artırma anlamında bir hedefiniz var mı? Yani kaç bin rakamına ulaşmayı düşünüyorsunuz?
Elimizden geleni yaparak, olması gereken seviyeye getireceğiz. Ne kadar oy aldıysak, o kadar üyemiz olacak. Oy veriyorsa bir kişi, üyede olur. Önemli olan onlara olaşabilmek. Biz bu anlamda gece gündüz durmadan çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Önümüzde bir genel seçim var. Bu seçimi çok önemsiyoruz. Partimizin hedefleri doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Peki Aksu’daki seçmeni nasıl buluyorsunuz?. Bugüne sağ eksenli partiler bir başarı sergilemiş, en fazla oyu onlar çıkarmış. Böyle bir tabloda sizin açınızda nasıl başarılı bir tablo ortaya çıkar. Ve bu çalışmaları yaparken zorlanmayacak mısınız?
Boztepe doğumluyum. Doğduğum günden bugüne Aksu’nun coğrafi ve sosyolojik yapısını çok iyi biliyorum. CHP’li olmak çok zordur. Bunun farkındayım. Aynı zamanda Aksu’da her görüş hâkim. Ayrıca babadan oğula giden bir siyasi düşünce var. Ama tüm buna rağmen Aksu gelişiyor ve büyüyor. Kentleşme anlamında yol kat edecek. Bu kabuğunu kıracak. Bizlerde iyi anlatacağız. Ayrıca Aksu’da her mahalle de eş dost akrabalarımız var. Onlardan oy alacağız.
Peki, o zaman şöyle bir şey sormak istiyorum, 30 Mart’tan önce siz başkan olmuş olsaydınız, Aksu’da CHP’nin yeri neredeydi?
Bundan çok çok iyi olurdu. Bilin ki en kötü ihtimalle 2’inci parti olurduk. Önümüzde bir genel seçim var. Arada ki fark görülecek. Ayrıca yerel seçimlerde Aksu’nun yerel haritası belli. O yüzden meclis üyeliklerini sıralarken, haritada ki yapıya göre sıralamanız gerekir, ayrıştırarak değil. Tabiî ki CHP’ye gönül vermiş insanların öncelikli ayrıcalıkları yerleri olmalı. Ama bir de motor gücü olacak bireyleri de unutmamak gerekiyor. Motor gücü olmazsa römorku çekemezsiniz. Alın işte size tablo ortada.
Her ne kadar o dönem ilçe başkanı değildiyseniz de, seçilmiş bir meclis üyesi ve aynı zamanda partiliydiniz. Neden müdahil olmadınız, bu sürece?
Müdahil olmak istedim. Çeşitli siyasi partilerden arkadaşları bir araya getirerek, o gün belediye başkanı adayımızın, ilçe başkanımızın yanına getirdik. Birçok şeyi anlattık. Matematiksel hesaplar yaptık. Kimse bizi dikkate almadı. Sorular dahi sorulmadı bize. İnanır mısınız, müşahit kartımı istemeyle aldım. Mevcut seçilmiş bir meclis üyesi idim. Üzerimde bir misyon vardı. Elimizi taşın altına sokmak istedik, çünkü başarı kadar başarısızlıkta bizleri ilgilendiriyordu. Ama hep sürecin dışına itildik. Oy istemeye gittik, kırgınlıklarla karşılaştık. CHP’nin oyu boşuna 5 bine düşmedi.
Peki, Sayın Başkan bu kırılmalar ve kırgınlıklar, adaydan mı yoksa ilçe yönetiminden mi kaynaklanan bir şey?
Bu konuda bir şey söylemek istemiyorum. Sonuçta bir şeyler yaşandı. Bu sürecin karşılığı seçim sonuçlarına yansıdı. Bizler artık bu saatten sonra önümüze bakarak, hedeflere ulaşmak istiyoruz. Geçmişe çamur atarak siyaset yapmayacağız. Belki o dönemin şartları öyleydi. Ama şu anda yeni bir sayfa açıldı. Ve bu sayfalara güzel şeyler yazdırmak istiyoruz. Önemli olan geçmişten ders çıkarmak. Meclis üyeliği sıralamaları yapılırken, kapalı kapılar ardında sıralama yapmayacağız. Halkla, delegelerimizle, kısacası birlik ve beraberlik içerisinde bu çalışmalarımızı yürüteceğiz.
30 Mart yerel seçimlerinde diğer partilerin adaylarına baktığımız zaman her biri, siyasetin içersinde gelen bireyler. Burada CHP’nin adayı farklıydı. Aktif siyaset geçmişi olmayan bir bireydi. Bu bir etken oldu mu sizce, yani aktif siyasetin içerisinden gelmemesi seçim kaybetmenin önünde ki etkenlerden birimi?
Çok büyük bir etken olacağını sanmıyorum. CHP’nin adayı çok düzgün, kişilikli, beyefendi ve kaliteli bir insandı. İnanın bugün belediye başkanı olmuş olsaydı, herkesle o sıcak teması sağlayacağına yürekten inanıyorum. Ama nedense bunu Aksu halkına anlatamadık, ya da anlatılamadı. Asla tartışılacak bir tarafı yok. Hem insani değerler olarak, hem de partili olarak. Ailesi yıllardan beri CHP’li. Siyaseti biliyor aslında, ama demin dediğim gibi anlatılamadı.
Farklı bir şey sormak istiyorum. Daha önce bir açıklamalarınızda, İsa Yıldırım’ın partinizde siyaset yapması için imza verenlerden biri olduğunuzu ifade etmiştiniz. Yine o dönem başkan olmuş olsaydınız, İsa Yıldırım ile seçime girer miydiniz?
Bilindiği gibi o dönem İsa Yıldırım Belediye Başkanı ve aynı zamanda CHP’ye üye olmak istiyordu. Bir imza kampanyası başlatmışlardı. Beni aradılar. Yıldırım’ın CHP’de siyaset yapmak ve yerel seçimlerde de aday olmak istediğini ifade etiler. Büyükşehir ve Aksu ölçeğini düşünerek, hiç çekinmeden imza attım. Kişiler üzerinden siyaset yapmadık. Buradaki amacımız partimizin başarısı idi. Eleştiride aldık. Bu eleştiriden dolayı meclis üyeliği dosyasını bile sunamadım. Biz burada taraf olduk. Ama tarafımız İsa Yıldırım’dan yana değildi. Partimizin kazanmasından yana idi. Bu partiye bir kere oy verildi mi, bir alışkanlık oluyor. Biz bu alışkanlığın kazandırılması mantığını ön planda tuttuk. Ayrıca, Büyükşehir’e yansıması olacaktı. Düşüncemiz mantalitemiz bu yönde idi.
Attığınız imzadan dolayı eleştirildiğinizi ifade ediyorsunuz, peki bu eleştirilerin hiç mi haklı bir tarafı yok? Örneğin İsa Yıldırım’ın kısa süreli de olsa siyaset yaptığı partilerden bir tanesi CHP idi. Ama oradan ayrılarak, MHP’ye geçiş sergiledi. Böyle bir tabloda eleştirinin olması kadar da normal bir şey yok. Sizce de öyle değil mi?
Tabi ki eleştirilerin haklı bir tarafı var. Bende Yıldırım’ın o geçiş süreçlerini tasvip etmiyorum. Ama deminde belirttiğim gibi, burada bizler partimizin tarafı olduk. Büyükşehir hesapları içerisindeydik. Aksu’dan Büyükşehir’e yansıyacak, oy yansımalarını hesaplayarak böyle bir teklife imza koyduk. Pencereye geniş açıdan bakmak lazım. Sırf Aksu olarak düşünmedik. Yıldırım’ın Aksu Belediye Başkanlığı döneminde hiçbir faydası olmamıştır bize. Ama baktığımız pencere çok farklı idi. Şimdi Büyükşehir CHP’li bir yönetimde olmuş olsa idi, inanın Aksu’ya ve Aksuluya çok farklı katkıları olurdu.
Seçimlerin üzerinden neredeyse 1 yıla yakın bir süre geçti. Gözle görülen ne değişikler var Aksu’da?
Aksu’da 1 yıldan buya büyük bir değişim yok. Geçmiş dönemde Büyükşehir Belediyesi’nin ve ASAT’ın Aksumuza katkıları oluyordu. Sorun olduğu zaman o kurumlar dan yetkili bireyleri arıyorduk ve aynı anda çözüme ulaşıyordu. O zaman yapılan hizmetlerin birçoğu şu an yapılmıyor. Park yerleri Pazar yerleri yapılıyor. Bunlar güzel olan şeyler. Güzel olan şeyleri söyler ve takdir etmesini biliriz. Ama bir taraftan merkezi hükümet, bir taraftan Büyükşehir desteği arkanızda olacaksa, yapılacak olan çalışmalar çok daha farklı olmalı. Maalesef o farklılığı henüz görmüş değiliz. Çakılan ve çakılacak olan bir çivi Aksu’muzun menfaatinedir. Daha çabuk ve kalıcı aynı zamanda kaliteli çalışmalar bir an evvel yapılmalı. İmar sorunları tez elden çözülmeli. Sosyal donat alanları, spor kompleksleri, günü birlik piknik alanları, mesire alanları, bunlar henüz yok. Aksu’muzun ormanları çok, ama piknik yapmak için başka yerlere gitmek zorunda kalıyoruz. Bir Kurşunlu Şelalesi var. Ayakbastı parası olarak 5 lira – 10 lira para alınıyor. Halk artık bıktı bunlardan. O yüzden tez elden halkın bu ihtiyaçlarını giderecek alanların oluşturulması gerekir. Artık bir ilçeyiz. İlçemize yakışır, soysal aktivite alanlarının muhakkak oluşturulması gerekir.
Bu arada genel seçimlere az bir süre kaldı. Yarın milletvekilliği listesine bakıldığında Aksu’nun ve Aksulu’nun bir temsil hakkı olacak mı?
Olacak tabi ki. Aksu’yu temsil eden bir vekil bulundurtmak için çaba göstereceğiz. Zaten şu an Aksu ve Serik’i ortak olarak temsil eden bir Sayın Arif Bulut vekilimiz mevcut. Mart ayına kadar muhtemelen sonuçlanacak. Mutlaka doğu ilçelerimizi temsil eden bir adayımız olacak listede.
Son olarak seçmenlere ve Aksululara neler söylemek istersiniz?
Gün, birlik ve beraberlik günüdür. El ele kol kola verdiğimiz zaman başaramayacağımız ve aşamayacağımız hiçbir şey olamaz. Sel olup akarız, selede kütük dayanmaz.
Haftanın sohbeti köşesine bu hafta CHP Aksu İlçe Başkanı Kenan Yıldız ile beraber ilçe yöneticileri Günay Fırat ve Abbas Can konuk oldu. Yıldız, Aksu ile rotasından tutundan, yerel seçimlerde ortaya çıkan yanlışlıklara kadar bir ayrıntıya yanıt verdi. Aynı yanlışlıkların bir daha yaşanmayacağına dikkat çeken Yıldız, Aldemir’e de övgüler yağdırdı.
Neden aday oldunuz?
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, aday olmadım, gösterildim. Delege arkadaşlarımız tarafından aday gösterildik. Öncesi böyle bir düşüncemiz yok idi. Hatta benim aday olmamı isteyen delege arkadaşlarımız, bana bir hafta düşünme payı verdiler. Bizler de arkadaşlarımızla bir araya geldik. Toplantı sonucu böyle bir karar çıktı.
Peki delegelerin özellikle sizin aday olmanızı istemesinde ki etken nedir sizce? Muhakkak konuşmuşsunuzdur ve neden ben diye sormuşsunuzdur?
Geçmişte yönetimde olan birçok arkadaşımızla meclis üyeliğim sürecinde beraber idik. O dönem 15 tane meclis üyesinin oyunu alarak divana seçildim. En iyi şekilde partimizi temsil ettik. Partimiz adına bir onurdur. İlkeli bir duruş sergiledik. Düşünün o dönem 3 üyesi olan CHP’den bir meclis üyesi divana seçiliyor. Bunların hepsi bir etken olabilir.
Kenan Yıldız ile CHP Aksu İlçe Teşkilatı bundan sonra nasıl bir duruş sergileyecek ve yol kat edecek?
Sadece Kenan Yıldız olarak değil, bir ekip çalışması çerçevesinde çıtamızı her daim yüksek tutmaya çalışacağız. Bilindiği gibi Aksu’da partimizin çıtası farklı nedenlerden dolayı biraz düştü. Bu süreçte bazı arkadaşlarımız farklı partilerden aday oldular. Doğru hareket ederek, birlik ve beraberlik çerçevesi içerisinde, yeniden toparlayıcı olacağız. Partimizi hak ettiği yere taşıyacağız. Yapacağımız çalışmalar ve sergileyeceğimiz duruştan dolayı, vatandaşlarımız Aksu’da bu dönem “CHP’ye oy vereceğiz” diyecekler. Buna canı gönülden inanıyoruz. Bizi biliyorlar. CHP’nin çok uç bir parti olmadığını meclis üyeliğimiz döneminde halkımıza yansıttık. Ayrıca öncelikli olarak üye çalışmalarımıza hız vereceğiz. Kadınlarımıza ve gençlerimize de daha fazla önem vereceğiz.
Neler yaptınız ki, bu yansıma oldu?
İlçemizin ekonomisi her ne kadar tarım üzerine kurulduysa da işsizlik anlamında sıkıntılı bir yer. Asgari ücretle çalışmak isteyen birçok insan var. İnanın parti gözetmeksizin herkesin ihtiyacına yanıt verdik. O dönem Büyükşehir Belediyesi’nin yönetimi CHP’dendi. İş isteyen tüm gençlerimizin önüne düştük, o gençlerimiz iş bulduk. Şu an arkadaşlar işten çıkartılıyor. Bu arkadaşların hepsi CHP’li değil. AK Partilisi, CHP’lİsi, MHP’lisi var. Bile bile bu arkadaşlara iş temin ettik. Çünkü bunların işe ihtiyacı vardı. Ayırım yapmadık. İşte bundan dolayıdır ki, CHP’nin insan odaklı bir parti olduğu açık bir şekilde ortada. Zihniyetimiz bu ve böylede devam edecek. İşte bundan dolayıdır ki, her mahallede talepler var. Bunların çoğu belki CHP’ye oy vermemiştir. Ama şimdi CHP’ye oy verecekler.
Görevi devir aldığınızda kaç bin kayıtlı üyeniz vardı?
Bin rakamı yok. 4 yüz civarında kayıtlı üyemiz vardı. Yani bir dernek üyesi kadar kayıtlı üyemiz vardı. Yani böyle bir çalışma olmuş Aksu’da. 2009 yerel seçimlerin de İl Genel Meclisi oy oranına bakıldığın da 8 binin üzerinde oy alınmış Aksu’da. İyi bir rakam. Bu kadar oy alan bir partinin, Aksu’da 4 yüz kusur üyesi var. Biz bunu şu anda hızla artırıyoruz. Az olsun bizim olsun mantığından çıkıyoruz. Yani az olsun, ama delegelerimize sahip çıkalım mantığını artık rafa kaldıracağız.
Peki, bu sayıyı artırma anlamında bir hedefiniz var mı? Yani kaç bin rakamına ulaşmayı düşünüyorsunuz?
Elimizden geleni yaparak, olması gereken seviyeye getireceğiz. Ne kadar oy aldıysak, o kadar üyemiz olacak. Oy veriyorsa bir kişi, üyede olur. Önemli olan onlara olaşabilmek. Biz bu anlamda gece gündüz durmadan çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Önümüzde bir genel seçim var. Bu seçimi çok önemsiyoruz. Partimizin hedefleri doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Peki Aksu’daki seçmeni nasıl buluyorsunuz?. Bugüne sağ eksenli partiler bir başarı sergilemiş, en fazla oyu onlar çıkarmış. Böyle bir tabloda sizin açınızda nasıl başarılı bir tablo ortaya çıkar. Ve bu çalışmaları yaparken zorlanmayacak mısınız?
Boztepe doğumluyum. Doğduğum günden bugüne Aksu’nun coğrafi ve sosyolojik yapısını çok iyi biliyorum. CHP’li olmak çok zordur. Bunun farkındayım. Aynı zamanda Aksu’da her görüş hâkim. Ayrıca babadan oğula giden bir siyasi düşünce var. Ama tüm buna rağmen Aksu gelişiyor ve büyüyor. Kentleşme anlamında yol kat edecek. Bu kabuğunu kıracak. Bizlerde iyi anlatacağız. Ayrıca Aksu’da her mahalle de eş dost akrabalarımız var. Onlardan oy alacağız.
Peki, o zaman şöyle bir şey sormak istiyorum, 30 Mart’tan önce siz başkan olmuş olsaydınız, Aksu’da CHP’nin yeri neredeydi?
Bundan çok çok iyi olurdu. Bilin ki en kötü ihtimalle 2’inci parti olurduk. Önümüzde bir genel seçim var. Arada ki fark görülecek. Ayrıca yerel seçimlerde Aksu’nun yerel haritası belli. O yüzden meclis üyeliklerini sıralarken, haritada ki yapıya göre sıralamanız gerekir, ayrıştırarak değil. Tabiî ki CHP’ye gönül vermiş insanların öncelikli ayrıcalıkları yerleri olmalı. Ama bir de motor gücü olacak bireyleri de unutmamak gerekiyor. Motor gücü olmazsa römorku çekemezsiniz. Alın işte size tablo ortada.
Her ne kadar o dönem ilçe başkanı değildiyseniz de, seçilmiş bir meclis üyesi ve aynı zamanda partiliydiniz. Neden müdahil olmadınız, bu sürece?
Müdahil olmak istedim. Çeşitli siyasi partilerden arkadaşları bir araya getirerek, o gün belediye başkanı adayımızın, ilçe başkanımızın yanına getirdik. Birçok şeyi anlattık. Matematiksel hesaplar yaptık. Kimse bizi dikkate almadı. Sorular dahi sorulmadı bize. İnanır mısınız, müşahit kartımı istemeyle aldım. Mevcut seçilmiş bir meclis üyesi idim. Üzerimde bir misyon vardı. Elimizi taşın altına sokmak istedik, çünkü başarı kadar başarısızlıkta bizleri ilgilendiriyordu. Ama hep sürecin dışına itildik. Oy istemeye gittik, kırgınlıklarla karşılaştık. CHP’nin oyu boşuna 5 bine düşmedi.
Peki, Sayın Başkan bu kırılmalar ve kırgınlıklar, adaydan mı yoksa ilçe yönetiminden mi kaynaklanan bir şey?
Bu konuda bir şey söylemek istemiyorum. Sonuçta bir şeyler yaşandı. Bu sürecin karşılığı seçim sonuçlarına yansıdı. Bizler artık bu saatten sonra önümüze bakarak, hedeflere ulaşmak istiyoruz. Geçmişe çamur atarak siyaset yapmayacağız. Belki o dönemin şartları öyleydi. Ama şu anda yeni bir sayfa açıldı. Ve bu sayfalara güzel şeyler yazdırmak istiyoruz. Önemli olan geçmişten ders çıkarmak. Meclis üyeliği sıralamaları yapılırken, kapalı kapılar ardında sıralama yapmayacağız. Halkla, delegelerimizle, kısacası birlik ve beraberlik içerisinde bu çalışmalarımızı yürüteceğiz.
30 Mart yerel seçimlerinde diğer partilerin adaylarına baktığımız zaman her biri, siyasetin içersinde gelen bireyler. Burada CHP’nin adayı farklıydı. Aktif siyaset geçmişi olmayan bir bireydi. Bu bir etken oldu mu sizce, yani aktif siyasetin içerisinden gelmemesi seçim kaybetmenin önünde ki etkenlerden birimi?
Çok büyük bir etken olacağını sanmıyorum. CHP’nin adayı çok düzgün, kişilikli, beyefendi ve kaliteli bir insandı. İnanın bugün belediye başkanı olmuş olsaydı, herkesle o sıcak teması sağlayacağına yürekten inanıyorum. Ama nedense bunu Aksu halkına anlatamadık, ya da anlatılamadı. Asla tartışılacak bir tarafı yok. Hem insani değerler olarak, hem de partili olarak. Ailesi yıllardan beri CHP’li. Siyaseti biliyor aslında, ama demin dediğim gibi anlatılamadı.
Farklı bir şey sormak istiyorum. Daha önce bir açıklamalarınızda, İsa Yıldırım’ın partinizde siyaset yapması için imza verenlerden biri olduğunuzu ifade etmiştiniz. Yine o dönem başkan olmuş olsaydınız, İsa Yıldırım ile seçime girer miydiniz?
Bilindiği gibi o dönem İsa Yıldırım Belediye Başkanı ve aynı zamanda CHP’ye üye olmak istiyordu. Bir imza kampanyası başlatmışlardı. Beni aradılar. Yıldırım’ın CHP’de siyaset yapmak ve yerel seçimlerde de aday olmak istediğini ifade etiler. Büyükşehir ve Aksu ölçeğini düşünerek, hiç çekinmeden imza attım. Kişiler üzerinden siyaset yapmadık. Buradaki amacımız partimizin başarısı idi. Eleştiride aldık. Bu eleştiriden dolayı meclis üyeliği dosyasını bile sunamadım. Biz burada taraf olduk. Ama tarafımız İsa Yıldırım’dan yana değildi. Partimizin kazanmasından yana idi. Bu partiye bir kere oy verildi mi, bir alışkanlık oluyor. Biz bu alışkanlığın kazandırılması mantığını ön planda tuttuk. Ayrıca, Büyükşehir’e yansıması olacaktı. Düşüncemiz mantalitemiz bu yönde idi.
Attığınız imzadan dolayı eleştirildiğinizi ifade ediyorsunuz, peki bu eleştirilerin hiç mi haklı bir tarafı yok? Örneğin İsa Yıldırım’ın kısa süreli de olsa siyaset yaptığı partilerden bir tanesi CHP idi. Ama oradan ayrılarak, MHP’ye geçiş sergiledi. Böyle bir tabloda eleştirinin olması kadar da normal bir şey yok. Sizce de öyle değil mi?
Tabi ki eleştirilerin haklı bir tarafı var. Bende Yıldırım’ın o geçiş süreçlerini tasvip etmiyorum. Ama deminde belirttiğim gibi, burada bizler partimizin tarafı olduk. Büyükşehir hesapları içerisindeydik. Aksu’dan Büyükşehir’e yansıyacak, oy yansımalarını hesaplayarak böyle bir teklife imza koyduk. Pencereye geniş açıdan bakmak lazım. Sırf Aksu olarak düşünmedik. Yıldırım’ın Aksu Belediye Başkanlığı döneminde hiçbir faydası olmamıştır bize. Ama baktığımız pencere çok farklı idi. Şimdi Büyükşehir CHP’li bir yönetimde olmuş olsa idi, inanın Aksu’ya ve Aksuluya çok farklı katkıları olurdu.
Seçimlerin üzerinden neredeyse 1 yıla yakın bir süre geçti. Gözle görülen ne değişikler var Aksu’da?
Aksu’da 1 yıldan buya büyük bir değişim yok. Geçmiş dönemde Büyükşehir Belediyesi’nin ve ASAT’ın Aksumuza katkıları oluyordu. Sorun olduğu zaman o kurumlar dan yetkili bireyleri arıyorduk ve aynı anda çözüme ulaşıyordu. O zaman yapılan hizmetlerin birçoğu şu an yapılmıyor. Park yerleri Pazar yerleri yapılıyor. Bunlar güzel olan şeyler. Güzel olan şeyleri söyler ve takdir etmesini biliriz. Ama bir taraftan merkezi hükümet, bir taraftan Büyükşehir desteği arkanızda olacaksa, yapılacak olan çalışmalar çok daha farklı olmalı. Maalesef o farklılığı henüz görmüş değiliz. Çakılan ve çakılacak olan bir çivi Aksu’muzun menfaatinedir. Daha çabuk ve kalıcı aynı zamanda kaliteli çalışmalar bir an evvel yapılmalı. İmar sorunları tez elden çözülmeli. Sosyal donat alanları, spor kompleksleri, günü birlik piknik alanları, mesire alanları, bunlar henüz yok. Aksu’muzun ormanları çok, ama piknik yapmak için başka yerlere gitmek zorunda kalıyoruz. Bir Kurşunlu Şelalesi var. Ayakbastı parası olarak 5 lira – 10 lira para alınıyor. Halk artık bıktı bunlardan. O yüzden tez elden halkın bu ihtiyaçlarını giderecek alanların oluşturulması gerekir. Artık bir ilçeyiz. İlçemize yakışır, soysal aktivite alanlarının muhakkak oluşturulması gerekir.
Bu arada genel seçimlere az bir süre kaldı. Yarın milletvekilliği listesine bakıldığında Aksu’nun ve Aksulu’nun bir temsil hakkı olacak mı?
Olacak tabi ki. Aksu’yu temsil eden bir vekil bulundurtmak için çaba göstereceğiz. Zaten şu an Aksu ve Serik’i ortak olarak temsil eden bir Sayın Arif Bulut vekilimiz mevcut. Mart ayına kadar muhtemelen sonuçlanacak. Mutlaka doğu ilçelerimizi temsil eden bir adayımız olacak listede.
Son olarak seçmenlere ve Aksululara neler söylemek istersiniz?
Gün, birlik ve beraberlik günüdür. El ele kol kola verdiğimiz zaman başaramayacağımız ve aşamayacağımız hiçbir şey olamaz. Sel olup akarız, selede kütük dayanmaz.
Son Güncelleme: 02.02.2015 11:35
