Haber Merkezi-
Aksu’da kriz derinleşiyor
Topallı, Kurşunlu, Mandırlar, Kundu, Kemerağzı, Çalkaya ve Karaçalı başta olmak üzere beşten fazla mahallede taşımalı eğitimin iptal edilmesiyle öğrenciler okula ulaşmakta büyük zorluk çekiyor. Yürümek zorunda kalan çocukların mesafeleri kimi zaman 2 kilometreyi aşıyor. Aileler, özellikle tarımsal üretimin yoğun olduğu bölgelerde bu kararın “çiftçinin sırtına yeni bir yük” getirdiğini söylüyor.
Muhtarlardan sert tepki
Topallı Mahalle Muhtarı Kemal İncir, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün kendilerini toplantıya çağırarak taşımalı eğitimin iptal edildiğini açıkladığını anlattı. İncir, uzun yıllar süren uygulamanın bir anda kaldırılmasını kabul etmediklerini belirterek şöyle konuştu: “UKOME’den ‘Büyükşehir Belediyesi taşıyacak’ denildi ama gerçekte böyle bir servis yok. 2009’dan bu yana devletin sağladığı taşıma desteği var. Bu karar özellikle tarım bölgesinde yaşayan aileleri zor durumda bırakıyor. Çiftçiler sabahın erken saatlerinde tarlada çalışırken çocuklarını okula götürmek zorunda kalıyor. Hem üretim aksamış oluyor hem de çocuklarımız mağdur ediliyor.”
İncir, sorumluluğun Aksu İlçe Milli Eğitim Müdürü Cahit Öztürk’te olduğunu öne sürerek, “Defalarca dile getirmemize rağmen hiçbir çözüm bulunamadı. Tarım bölgesinde yaşayan yüzlerce öğrencimiz bu mağduriyeti hak etmiyor” dedi.
Velilerden feryat: ‘Çocuklarımızı okutamayacağız’
Veliler ise servislerin iptali nedeniyle hem güvenlik hem de ekonomik açıdan çaresiz olduklarını dile getiriyor.
Topallı’da yaşayan Ömür Atalay, iki çocuğunu okula göndermekte güçlük çektiklerini belirterek, “Eşim sabah üçte hale gidiyor, ben de serada çalışıyorum. Çocukları okula götürmek için işimizi bırakmak zorundayız. Bu sürdürülebilir değil. Biz çiftçiyiz, bir yandan tarıma emek verirken diğer yandan çocuklarımızı okutmaya çalışıyoruz ama bu koşullarda çok zor” diye konuştu.
Dört çocuğu bulunan Hümeyra Nergis ise servis ücretlerinin ailelerin bütçesini aştığını söyledi: “ilkokulda 2 , ortaokulda 1 ve Liseye giden oğlum var. Bana ayda bir öğrencimin 10 bin lira maliyet çıkıyor. Yıllık 150 bini geçen bir servisi karşılama imkânım yok. Tarım işçisi bir anne olarak işimden izin alıp çocuklarımı sürekli okula götürüp getiremem. Patronum da sürekli izin veremez. Bu yüzden devletimizin desteğine ihtiyacımız var.”
Bir başka veli de seradaki işini bırakmak zorunda kaldığını aktararak, “Her gün üç kere okula gidip geliyorum. Çocuklarımızın eğitim hakkı için devletimizin bize sahip çıkması lazım. Zaten çiftçilerin geçim sıkıntısı var, bir de servis derdiyle uğraşıyoruz” ifadelerini kullandı.
Kaplan: ‘Bu mesele siyasetin üstündedir’
Kurşunlu ve Topallı mahallelerinde yaşayan Süleyman Kaplan ise sorunun artık toplumsal bir yaraya dönüştüğünü vurguladı. Kaplan, süreci şöyle anlattı:
“Yaklaşık 2-3 aydır bu kriz sürüyor. Okullar açılmasına rağmen hâlâ çözüm yok. Bu mesele siyasetin üstündedir. Çocuklarımız uzun mesafeleri yürümek zorunda kalıyor, sokak köpekleri ve kötü hava şartları risk oluşturuyor. Aileler serada üretim yapacakken okulların önünde sorunlarını dile getirmek zorunda kalıyor.”
Kaplan, devlet yetkililerine de çağrı yaparak, “Tarım bölgesinde yaşayan aileler büyük fedakârlıklarla üretim yapıyor. Devletimizin bu konuda destek vermesi, kilometre kısıtlamasının kaldırılarak taşımalı eğitimin yeniden başlatılması gerekiyor” dedi.
Çözüm bekleniyor
Aksu’daki taşımalı eğitim krizinin en az beş mahallede yüzlerce öğrenciyi etkilediği belirtiliyor. Yıllardır süren devlet desteğinin bir anda kaldırılmasının kabul edilemez olduğunu dile getiren veliler, çocuklarının eğitim hakkının korunması için bir an önce adım atılmasını istiyor.
