Geçen hafta Aksu Belediye Meclisi’nin Mayıs ayı oturumu gerçekleşti. 7 gündem maddesinin görüşüldüğü oturumda, mecliste grubu bulunan partilerin grup sözcüleri, dilek temenni konuşmalarının hemen sonrası, İYİ Parti ve CHP’li üyelerle beraber 2 bağımsız üye oturumu terk etti.

Bu ani hareket başta oturumda bulunan diğer meclis üyeleriyle beraber, mecliste bulunan vatandaşları ve bizleri şok etti. Çünkü deminde ifade ettiğim gibi ani çıkış oldu. Terk edenler, neden oturumu terk ettikleriyle ilgili ne bir açıklama yaptı, ne de daha öncesi terk edeceklerine yönelik bir tutum vardı. Haliyle alışık olmadığımız bu durum, herkeste olduğu gibi bizde de bir şok etkisine neden oldu.

Bu kısa detaydan sonra gelelim gerçekleştirilen hareketin neden hoş olmadığına. Öncelikle şunu ifade edeyim ki, meclis üyeleri kentle ilgili hayati kararlar alan bireylerdir. Bunan dolayıdır ki önce kendilerini seçen seçmene, sonra hayati kararlar aldıkları kente karşı sorumlukları vardır.

Meclis gündemine gelen maddeleri evet veya hayır yönünde oylamakla mükelleftirler. Her ay toplanan oturumda, ele alınacak gündem maddeleri, öncesi kendilerine dosya şeklinde iletilir. Yine oturum öncesi bu gündem maddelerini her parti, kendi bünyesinde düzenlediği grup toplantısında ele alır, hangi maddeye olumlu veya olumsuz yönde görüş belirtecekleri karara bağlanır ve bu kararı grup sözcüsü, grubu adına meclis oturumunda tek tek ifade eder. Bir üye mazeretli olarak oturuma katılmadıysa da alınan grup kararı geçerlidir. Yani oturumda o an için kendi grubunda hiçbir meclis üyesi yoksa da, grup sözcüsünün vereceği karar, grup adına geçerli olur. O yüzden partilerden seçilen üyeler olmasa da grup sözcülerinin oturumda bulunma zorunlukları vardır. Bu bir etikliktir. Bu kentte karşı sorumluluktur.

Meclise getirilen gündem maddesini benimsemeyebilirsiniz. Bu sizin en doğal hakkınızdır. Ama oturumda bulunup, grup kararını ifade etmek zorundasınız. Söyleyeceğiniz her söz kayıt altındadır. Daha da olmadı gider her türlü yasal hakkınızı kullanırsınız. Ama kent ile ilgili kararların alındığı oturumu terk etme lüksünüz yoktur. Hele ki bir açıklama yapmadan.

Kaldı ki ortada size karşı yapılan bir saygısızlık yok. Zorla dışarı çıkartılma yok. Böyle bir tutum olsa bile, oradaki bulunan kamuoyuna gerekli açıklamayı yapar, ondan sonra oturumu terk edersiniz.  Hal böyleyken, dilek temenni konuşmalarından sonra oturumu terk etmeniz inanın hiç te hoş olmadı. 25 senedir bu meslekte tecrübesi olan biri olarak bunu bilir bunu söylerim. Benimkisi sadece dostane bir eleştiri.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.