Başlığa bakıp tercih yapmak gerekir mi? İsteseniz de yapamazsınız. Çünkü hayal ve umut birbirinden ayrı hayal bile edilemez. Hayal yoksa umut oluşmaz, umut yoksa zaten hayal hiç kurulmamıştır. 

Bir yazı okuduğumu hatırlıyorum, kimin yazdığını hatılamadım ama, sanki Oscar Wilde'in bir yazısından alıntılanmıştı. Bu alıntıyı gerçekten çok beğendiğimi ve üzerinde düşündüğümü de hatırlıyorum. O nedenle burada sizlerle de paylaşmak istedim. 

"Adamın biri, her mehtaplı gecede alır başını deniz kıyısına gidermiş. Dönüşünde sorarlarmış: 

-Ne gördün? 

-Dünya güzeli deniz kızları gördüm, altın saçlarını gümüş taraklarla tarıyorlardı, dermiş hep. 

Bir gece yine tek başına deniz kıyısına vardığında, gerçekten dünya güzeli deniz kızları görmüş, altın saçlarını gümüş taraklarla tarıyorlarmış. Döndüğünde yine sormuşlar: 

-Ne gördün? 

-Hiç demiş... hiç bir şey..."

Adamı her mehtaplı gecede heyecan ve coşkuyla, tek başına deniz kıyısına götüren bana göre hayalleri ve hayallerinin beslediği umuduydu. Bana kalırsa bir daha o heyacanı ve coşkuyu hissetmemiş, ne mehtaplı gecelerin yolunu gözlemiş ne de deniz kıyısına gidecek enerjiyi bulmuştur kendinde.

Hepimizin geleceğe dair kurduğu hayaller ve o hayallerimizin doğurup beslediği umutlarımız vardır. Belki de budur "yaşam enerjisi" denen enerji türünün kaynağı. Günlük yaşantımıza da hayallerimize ulaşmak umuduyla "çaba harcamak" olarak yansır sanki.

Hayallerimizde hep kendimizi merkeze koyarız kimilerimiz. Güncel yaşamda da Dünya'nın kendi etrafında döndüğünü sanır hep kendini merkeze koyup hayal kuranlar. Genellikle sonuç hüsrandır bu durumda, mutlu olma şansını da yitirir böylelerimiz. Çünkü anlar ki (anlamasa da yaşar) kendi etrafında dönmüyor Dünya. Güneş sadece onun için doğmuyor.

İçleri iyilik ve güzelliklerle dolu olan güzel yürekli insanlarsa (değilsem bile öyle bir insan olabilmeyi çok isterim) başka insanların, diğer canlıların mutluluğunu ihmal etmez hayallerinde. Çünkü bilir ki tek başına mutluluk mümkün değildir. Ve bana göre sevgi denen duygu da böyle doğmuştur. Hayal+Umut=Sevgi

Çoğumuz belki de hepimiz kurduğumuz hayallerin gerçekleşmesini isteriz (isterdik) Ama yerine daha güzel hayalleri, daha büyük umutları, daha çok sevgiyi koyamayacaksak varsın hayal olarak kalsın diyesi geliyor insanın. Hem belki de kurduğumuz en güzel hayal gerçekleştiğinde en büyük hayal kırıklığını da yaşatacak bize. Kimbilir hayal olduğu için çok güzeldir.

Şimdi sorduğunuzu duyar gibi oluyorum. " E hayal kırıklığının tek sebebi gerçekleşen hayaller mi?" diye. Elbette değil. Hayallerimizin bizim beklediğimiz sonucu doğurmamasıdır bana göre hayal kırıklığı. Hayallerinizin gerçekleşmemesi veya umduğunuz sonucu vermemesi de her zaman bizim elimizde olan bir şey değildir. Başka insanlar, çevresel ve ekonomik koşullar hayal kırıklıklarımızın baş aktörleridir. Ya da biz öyle kurarız kafamızda. Kendimize toz kondurmayız çoğu zaman. Hep başkalarıdır hatalı olan. (Topu taca atarsak bozgunu hafifletiriz ;) ) Doğal sonucu olarak da kapris yapmayı hak biliriz kendimize, insanların kapris çekmeme hakkı da olduğunu düşünmeden. :)

     Biz iyisi önce "iğneyi kendimize, çuvaldızı başkasına batıralım"  ve bir dilekle taçlandıralım hayallerimizi. Hayallerimiz güzel, umudumuz büyük ve sonucunda sevgimiz pandemik olsun. Masmavi, gülümseyen gözlerle bakalım dünyaya.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.