Aksu’da sağlık alanında yıllardır süren bir eksiklik, nihayet sona ermeye hazırlanıyor. Neredeyse sekiz yıldır süregelen bürokratik mücadele, siyasi iradenin kararlılığı ve geçmiş dönemin yerel yönetiminin desteğiyle birlikte Aksu Devlet Hastanesi, 2026 yılında kapılarını açmaya hazırlanıyor. Ancak hastane kadar merak edilen bir başka konu daha var: Başhekim kim olacak?
Bu soru bugünlerde kulislerin en çok konuşulan başlıklarından biri haline gelmiş durumda. Yanıt ise iki senaryo üzerinden şekilleniyor.
1. Senaryo: Dr. Recep Yıldırım ihtimali güçlü
İlk ve en güçlü senaryo, Atatürk Devlet Hastanesi’nin deprem riski nedeniyle yıkılması sonucu doğacak olan personel ve cihaz transferine dayanıyor. Şehir Hastanesi’ne yapılacak kısmi geçişin dışında kalan personelin ve donanımın, yeni açılacak Aksu Devlet Hastanesi’ne yönlendirilmesi planlanıyor.
Bu durumda doğal bir idari devamlılık söz konusu olabilir. Atatürk Devlet Hastanesi’nin mevcut başhekimi Dr. Recep Yıldırım’ın, deneyimi ve yönetim tecrübesiyle birlikte Aksu Devlet Hastanesi’ne başhekim olarak atanması kuvvetle muhtemel. Bu geçiş, sadece idari bir atama değil, aynı zamanda yıllardır süren bir planlamanın da nihayete erdiğini gösterecek bir adım olur. Ve bu senaryonun gerçekleşmesi durumunda hastanenin hasta kabulü, 2026 Mart ayı gibi çok daha erken bir tarihte başlayabilir.
2. Senaryo: Belirsizlik ve Gecikme
İkinci senaryo ise daha belirsiz ve zamana yayılmış bir tablo çiziyor. Eğer Atatürk Devlet Hastanesi’nden doğrudan bir geçiş yapılmazsa ve Aksu Devlet Hastanesi’ne yeni tıbbi cihazlar sipariş edilirse, açılış tarihi 2026 yılının sonlarına sarkabilir. Bu durumda başhekimlik görevi için yeni bir atama gündeme gelecek ve ismin kim olacağı bugünden kestirilemiyor.
Ancak bu ikinci senaryonun gerçekleşmesi hem zaman hem de kaynak açısından daha zorlu bir süreç yaratacağı için, sağlık yönetiminin ilk senaryoyu tercih etmesi akılcı görünüyor.
Gelinen noktada, Aksu Devlet Hastanesi'nin başhekimlik koltuğu için en güçlü aday olarak Dr. Recep Yıldırım’ın ismi öne çıkıyor. Mevcut idari yapıdaki tecrübesi, süreçlerin hızla ilerlemesi gerekliliği ve personel devamlılığı gibi etkenler, bu tercihi hem mantıklı hem de makul kılıyor.
Elbette sağlık yönetimi alanında her gün değişebilecek dinamikler olduğunu unutmamak gerekir. Ancak bugünkü tabloya bakıldığında, Aksu halkının 2026 Mart’ında modern bir hastaneye ve tecrübeli bir başhekime kavuşması, en gerçekçi senaryo gibi duruyor