Gökyüzünden gözlerinize ulaşan ışık, milyonlarca yıl öncesine ait.. Tek bir yıldıza odaklandığınızda bir zaman makinesinde olduğunuzun farkına varabilirsiniz. Şu anın zaman makinesi Covid-19 Pandemisi
Ülkemizde ilk vakanın görüldüğü 10.03.2020 tarihinden itibaren; kişilerin ekonomi, eğitim veya siyaset gibi güncelliğini koruyan düşünceleri, kendileri ile yakınlarının bulunduğu dalgalı denizde yolculuk eden bir filikadaki algı ile devam etmekte… Bu algı ise hem esnek hem de kişiyi kolayca yönlendirebilmekte…Zihin kaslarınız, bir sporcunun kendi beden kaslarını geliştirdiği gibi geliştirme sürecine giremediyse; kötü olan gerçek, daha kötü bir algıyla hayatınızı sarması ise muhtemel… Bu algıların sesini açtığınızda sanırım ilk duyacağınız cümle ‘’Uzun bir süre ya da sonsuza kadar pandemi hayatına alışmam gerekiyor; sanırım hem şimdi hem de bundan sonraki hayatımda hiç mutlu olamayacağım’’.
Gelecekteki duygularınızın yoğunluğunun, şiddetinin veya süresinin nasıl olacağına yönelik algınız; bugünkü duygu ve düşüncelerinizi, karşılaştığınız olaylara yönelik kullandığınız baş edebilme stratejilerinizi ve hayatınızda vereceğiniz kararlar ile ilgili tercihlerinizi belirler. Bu durum kapalı havada güneş gözlüğü takmak gibi, yaşadığınız sürecin önemli ayrıntılarını görebilmenizi engelleyebilir. İlk kaçırılan ayrıntı ise Yaşam Deneyimleri…
Yaşam deneyimlerimizin bizi ‘’Olası iyilerin rahatlatıcı etkisi ile farklı şeylerin de bu süreçte olabileceği dengesine yer açabilmeye izin verecek bir algıya’’ yönlendirmesi beklenir. Ancak bilinçli veya otomatik şekilde ‘’ Sel gider kumu kalır’’ misali bu süreçte deneyimlerimizin azını hatırlar; çoğunu ise hatırladıklarımızdan çıkardığımız çıkarımlarla kalıcı hale getiririz. ‘’Sahip olduğum neler var?, Sahip olduklarım zihnimde bana neler yaşatıyor? Küçük yüzlerdeki cesur gülüşleri yakalayabiliyor muyum?, Geçirdiğim her anım bana yeni bir hayatın kapısından bakmama yardımcı oluyor mu?’’ gibi zamanda seyahat ettiğimiz bu sorularla merceğimizi ayarlayabiliriz. Zaman geçtikçe olumlu veya olumsuz deneyimlerimizin eski canlılığını yitirmesi ile de arzularımızın, amaçlarımızın ya da ilişkilerimizin yenileşme sürecine girmesine izin veririz. Alışma (Maske Takıyorum), kanıksama (Maske Takanlara Geriye Dönüp Bakmıyorum), psikolojik olarak iyi hissetme ihtiyacıyla (Online Eğilim) ve en son kendimize temas ederek.. ‘’Ben nasıl biriydim?’ arayışıyla... Eskiden neşeli, yapıcı, huzurlu bir insansanız; aynı şekilde hayatınıza devam edersiniz.
KİŞİSEL GÜÇLENMENİZ: Yapmanız gerekenleri asla unutmazsınız. Yalnızca rahatsızlıklar hissettiğinizde gündeminiz yer değiştirir. Rahatsızlık sizin için bir yatırımsa, tahammül etme yeteneğiniz güçlenir.
KARARSIZLIKLARINIZ: Tek bir duygu beklentiniz varsa, karar verme süreciniz uzayabilir. Bu beklenti, hiç riski olmayanın arayışına sürükler. Sizce riski olmayan bir seçenek var mı? Şuanınız bile milyonlarca fazla kararın sonucu…
RAHATLAMA İHTİYACINIZ: Beş duyunuz ile yaşam deneyimlerinizi hatırlayabilirsiniz…KOKULAR bazı anıları canlandırmada etkilidir ( Sevdiğiniz bir koku keşfedin)..Beyninizin büyük bir kısmı GÖRME ile haşır neşir ve gözleriniz Dünyanın en iyi fotoğraf makinesi.. (Bu makinenin hafıza kartında size iyi veya kötü etkileri hatırlatan görseller var)…Değer verdiğiniz birinin sesini DUYMAK huzur verici… TAT ALMA duyunuz oldukça güçlü bir duyu (Dilinizin farklı tatları ayırt edebilme becerisi ile aldığınız her tat, sizin farklı deneyimlerinizin canlanmasına neden olabilir) ve DOKUNMA duyunuz size ilişkilerinizi ve hareket halinde olmanızı hatırlatır (Güven duyduğunuz birine duygularınızı ifade etmeye çalışmanız veya amaç yönelimli davranışlarınız stres verici hormonların uzaklaşmasına sebep olabilir)
Geçen her saniyede, birçok hücreniz yenileriyle yer değiştirmekte… Her deneyiminiz bir öncekinden daha yeni… Yenilerle büyüyebilme ümidiyle
