Yıllar, başlarda geçmek bilmezler sonra geçip giderler. Bir kadın için yıllara meydan okumanın, savaşların en büyüğü olduğunu biliyorum. Ve sen anne, bu savaşın en önde koşarak savaşan kahramanısın. Hayatımda gördüğüm en masum, elini attığını en iyi şekilde yapıp tamamlayan, ömrünü çocuklarına adamış bir kadın.

Hayatımda hiç bir zaman hiçbir olayda ve hiçbir durumda kendi çıkarına dair bir şey düşündüğünü ve bunun için çalıştığını görmedim. Bir anne, çocukları için, ailesi için yaşarmış. Düşündüğü ilk şey çocukları olurmuş da kendi mutluluğunu bile unutur olurmuş. Güler yüzünü, samimiyetini, tertemiz kalbini ve yumuşacık ellerini ne çok özledim.

Düşünüyorum, bir insanın başka bir insanüstünde hakkı ne kadardır, nereye kadardır? Bir insan başka bir insanın bedeni üzerinde yani aklı, kalbi,  vicdani, bedeni, ruhu, hayalleri, emelleri üzerinde hak iddia edebilir mi? Bunlar bir nesneymiş gibi, kim olursa olsun bir mülkiyet konusu olabilir mi? Üstelik her insanın içinde birçok kişi birçok kimlik var. Hepsini birden kim mülkiyetine geçirebilir? Sen ANNE. Bütün ukala ve şımarık tavırlarımı, neşe ve gülücüklerle karşılayıp, her şeye tahammül edebilme kapasitesine sahip olan kadın; sensin Anne.

Hayattan tüm istedikleri için hedefler belirlemeye ve sonra da cesurca bunların peşine düşmeye isteksiz olan kişiler, nihayetinde içlerinde çok fazla korku olanlardır. Korkuyorlardır. İyileştirilmesi gereken yaraları ve incelenmesi gereken karanlıkları vardır. 

Başarısızlık korkusu, reddedilme korkusu, yeterince iyi olamama korkusu, bilinmeyenin korkusu... Nedir bu bilinmeyen? Tek bir cevapla bir annenin yokluğudur. Anne ruhsallığını alamayan insanlar adımlarını titrek atarlar, güven sorunu yaşarlar, kırgın olurlar ama anne olmayı ve anne olabilmenin gerektirdiklerini bütün güçleriyle yerine getirirler.

Evi ayakta tutan, ailenin çekirdeği – ANNE.  Bir erkek aynı anda sadece tek iş yapabilir, erkeğin doğasında iki işi yapmak yoktur. Televizyon izlerken yanındakini dinleyemeyecek kadar düz mantıktır. Ya televizyona dalar hiçbir şey duymaz, ya da yanındakine odaklanıp onu dinler. Fakat bir kadın öyle değildir. Hele o kadın bir Anne ise öyle olma olasılığı yok denecek kadar azdır. Tüm gün dışarda çalıştıktan sonra koşarak akşam yemeği için alışveriş yapıp, eve gelip yemeği yaptıktan sonra, bulaşık – çamaşır derken çocuklarla aynı şekilde ilgilenmeye vakit ayıran ama kendine hiç vakit bulamayandır anne. Her işi en iyi şekilde yapan, bütün rollerinde iyi olmak için koşturup durandır.

Her yıl bir anneler günü geliyor ve geçiyor. Umarım bu anneler günü bütün annelere yepyeni güzellikler getirir. Bütün annelerin ve anne adaylarının anneler gününü kutlarım.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.