Muratpaşa Belediyesi 2. Çevre Festivali; 'Dünyaya nefes olalım' sloganıyla başladı. Festival; Muratpaşa Belediyesi hizmet binası yanındaki meydanda oluşturulan 'Çevre Meydanı'ndaki etkinliklerle başladı. Seyyah Dans grubunun 'Çevre için dans ediyoruz' gösterisi ile başlayan festivale ilgi büyük oldu. Festivalin açış konuşmasını yapan Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal; çevre sorunlarına dikkat çekti.
'SINIR TANIMAYAN GÜÇ, İKTİDAR VE KAR DUYGUSU'
Başkan Uysal, şöyle dedi:
"Çevre üzerine çok laf edildi. Çevreyle ilgili dilek ve temenniler dünyamızda gündemde oldu hep. Ama uygulamalar, edilen laflar kadar etkin olmadı. Uygulama hep eksik kaldı. Bunun sonucunda dünyamız her alanda tahrip oldu. Maalesef insanoğlunun sınır tanımayan güç, iktidar ve kar duygusu, insanlığı tehdit edecek boyutta çevre felaketlerine neden oldu. Kutuplarda buzlar eridi, orman alanları daraldı, denizaltındaki canlıların türleri hızla sayısal olarak azaldı. Dünyamız bu kısıtlılıkları yaşamaya başladı. İklimler değişti, ısınma her gün biraz daha etkin hale geldi. İnsan yaşamı olası çevre felaketlerinin tehdidi altına girdi. Hal böyle olunca, bunu sürekli gündemde tutma ve hayatın bir parçası haline getirme zorunluluğu doğdu. Dünyadaki birçok ülke, fikir olarak bunu ifade etse de; bir takım uluslararası sözleşmelerin hala imza altına alınmadığını, hızla alınması gereken birçok tedbirin hala alınmadığını, insanlığın doğayı tahrip etmeye, canlıları yok etmeye devam ettiğini gözlemliyoruz."
'BULUT MU OLSAM'
Başkan Uysal, Nazım Hikmet'in Bulut mu olsam şiiri ile tamamladığı konuşmasının ardından; ARÜV Çevre Mühendislik, TED Antalya Koleji, Mesut Geri Dönüşüm, Barutçular Geri Dönüşüm ve Toyota Plaza Bakırcılar'a Çevre Festivali'ne katkılarından dolayı teşekkür plaketi verdi.
'BEN HER ŞEYE KARŞIYIM'
Başkan Uysal'ın ardından, 'Mandıra Filozofu' karakteri ile tanınan yönetmen, oyuncu ve senarist Müfit Can Saçıntı sahne aldı. 'Biliyorsunuz ben her şeye karşıyım. Ama Çevre Festivali düzenleyen Muratpaşa Belediyesi'ne, Muratpaşalılara karşı değilim' diye programına başlayan Saçıntı; “Sümerler'in varlıklarını bıraktıkları 3 bin yıllık tabletlerden tanıyoruz. Göktürkleri, bıraktıkları 1300 yıllık Göktürk kitabelerinden tanıyoruz. Bugünün kapitalist uygarlığından geride ne kalacak? Çünkü ekonomimizin adı tüketim ekonomisi, 30-40 yıllık binalara eski muamelesi yapıyoruz. Otobüs bileti 2 hafta, plastik şişe 450 yıl, bez parçası 1.5 yıl, bebek bezi 550 yıl sonra doğada kayboluyormuş. Bizden, 550 yıl sonra kazı yapan arkeologlar, kalıntılar arasında, kapitalist uygarlıktan kalan eser olarak; kakalı çocuk bezi bulacaklar" diye konuştu.
Katılımcıların sorularını da cevaplayan Saçıntı; “Çevre duyarlılığında olduğunuz için ben de sizi alkışlıyorum. Farklı ve duyarlı festivaliniz için teşekkür ediyorum" dedi.
