Sadece meslek edinmekle kalmayıp hayata dair birçok şeyi de tecrübe edeceğiniz üniversite hayatına hoş geldiniz. Üniversiteyi kazanmak kadar üniversiteli olmaya alışmak da bazen sancılı olabiliyor. Artık üniversiteyi kazandınız. Bu demek oluyor ki siz artık bir meslek grubunun bir parçasısınız. Henüz diploma almamış ve bir konuda uzmanlaşmamış olmanıza bakmayın; kendinize “ben doktorum, mühendisim, avukatım, uluslararası ilişkiler uzmanıyım, yönetmenim, mimarım…” demeye başlayın. Ve her gün o meslekte nasıl daha iyi olabileceğiniz üzerine kafa yorun.
Her üniversitenin bir kültürü vardır. Kantin kültürü, ders kültürü, kampüs kültürü, etkinlik vs. Bu yüzden genel olarak insanları gözlemleyin fakat okula yeni gelmiş ve hiç bir şey bilmiyormuş gibi davranmayın. O üniversite artık sizin, bir an önce benimsemek için keşfe çıkın ve insanları tanıyın. Çekingen, içine kapanık, ürkek, vs. olmanın alemi yok, tamam yepyeni ve farklı bir ortamdasın ama en geç 2 ayda alışacaksın, nasıl başlarsan öyle gider, güçlü ol.
Kampüsün etrafını gezin ve fakültelerin yerlerine bakın. Okula gitme seçeneklerinizi ( otobüs, tramvay, yeraltı treni ) ve bu seçeneklerin son saatlerini, saat aralıklarını öğrenin. Kaldığınız yerin çevresindeki market, hastane, taksi durağı, fatura ödeme merkezleri gibi işinize yarayacak binaları yavaştan öğrenin. Üniversitedeki derslikleri bulamadığınız zaman telaşa kapılmayın, birine sorun.
İlgi alanınıza göre üniversitenizde bulunan öğrenci kulüplerine katılmak hem kendinizi geliştirmenizi sağlar hem de arkadaş edinmenizi sağlar. Öğrenci kulüpleri aynı zamanda okuldaki öğrenci iradesinin toplandığı ve zaman zaman buralardan öğrencilerin harekete geçtiği topluluklardır. İlk yıldan bir öğrenci kulübüne üye olursanız son sınıfta içinde bulunduğunuz kulüp sizin aileniz gibi olacaktır ve bu kulübü proje haline getirip çok güzel şeyler yapmak tamamen sizin elinizde.
Boş vakitlerimi nasıl doldursam diye düşünüyorsanız, kesinlikle ilk sıraya İngilizce öğrenmeyi koyun. Kursa gidebilirsiniz, yurtdışında dil okulu ayarlayabilirsiniz, sesli roman okuyarak başlayabilirsiniz, her şey size kalmış. Ama küçük bir tavsiye olarak: Dil, onu konuşmak zorunda kaldığınızda daha iyi öğreniliyor. Turistik alanlara gidin, yabancı iş adamlarının katıldığı kongrelere katılın, hemen İngilizceye başlayın ve mutlaka Erasmus programlarına katılın.
Üniversite hayatınızın bir bölümünde mutlaka part-time ya da full-time bir iş tecrübenizin olmasını tavsiye ederim. Hem paranın nasıl zor kazanıldığını hem de iş dünyasının ve kapitalizmin acımasızlığını görmeniz açısından birebirdir bu işler. Kendi mesleğinize daha bir sıkı sarılırsınız. Bunun yanı sıra insanlarla para üzerinden ilişki kurmayı öğrenirsiniz, toplumda aşağı tabakada gördüğünüz işçilerin, emekçilerin hâlini ve hayatını anlarsınız. Eğer kazandığınız parayı ve burslarınızı biriktirebilirseniz kendi bütçenizi oluşturup ailenizden bağımsız bir ekonomik yaşamı da tecrübe etmeye çalışmanızı öneririm, parayı yerinde ve zamanında harcamak, yaşayarak öğrenilen bir şeydir.
Üniversiteye ‘üniversite beklentilerinizle gitmeyin. Tecrübeyi siz yaratırsınız. Okul size vermez. Pratik düşünün ve mezuniyet hayalleri kurun. Okuduğunuz bölümde en iyi nasıl olabilirsiniz? Ya da okul bitince o günkü ülke şartlarında bölümden iş bulunmayacak olursa başka ne gibi şeyler yapabilirsiniz? Bunların projesini ancak üniversite hayatınızda kurarsınız. Bu projeyi kurarken yapacağınız şeyleri severek yapın ve kendinize görev geliştirerek hedeflerinize ulaşın. Elinizde mutlaka farklı yetenekleriniz olsun.
Üniversitenin 1. senesinden itibaren kendinizi zorlamadan ve başka insanların standartlarına uymaya çalışmadan kendi inandığınız değerler çemberinde arkadaşlıklar edinin. Eğer insanlar sizi olduğunuz kişi için sevemiyorlarsa, bilin ki o kişilerle yollarınız er ya da geç ayrılacaktır. Özünüzü korursanız, eninde sonunda o öze değer veren birileri karşınıza çıkacaktır. Üniversitede çok farklı tipler göreceksiniz. Onları garipsemeyin, onlar gibi olmaya çalışmayın. İçinizden ne geliyorsa onu yapın ve unutmayın; yaşam sınırlarınızı çizmeye başlıyorsunuz. Popüler olmayın, kendiniz olun. Yepyeni bir döneme başlıyorsunuz. Hepinize kolaylıklar dilerim.
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
