Aksu Belediyesi yöneticilerinin yasalara aykırı hareket ederek hem suç işlediklerini hem de kamuyu zarara uğrattıklarını defalarca dile getirdik. Bizler bunları dile getirirken, kentin menfaatine engel olmak ile suçlandık.

Oysaki geçen hafta belirttiğimiz gibi, hiç bir zaman kentin menfaatlerinin önünde engel olma gibi düşüncemiz olmadı. Tek gayemiz, yöneticilerin bireysel menfaatlerini bir tarafa bırakarak, halkın menfaatlerini ön planda tutan çalışmaların içerisine girmesini istememizdi.

Bireysel menfaatleri ağır basan yöneticiler, haykırışlarımıza kulak tıkadıkları yetmediği gibi, yüce Türk Yargısının verdiği kararları bile tiye almayı ihmal etmediler. Sonunda olanlar oldu. Büyük oranda kamu zararı oluştu.

Ayrıca Aksu Kaymakamlığı’nın, Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Koçyiğit ile Yapı Kontrol Müdürü Nevzat Avcı hakkında yapılan suç duyurularını dikkate alarak, kendileriyle ilgili soruşturma açılması iznini vermesi, Aksu Belediyesi yöneticilerinin ne kadar büyük hatalar zincirinin içerisine girdiğine de delalettir. Yapılan şikâyette, yöneticilerin yasalara aykırı bir tutum sergilendiği görülmemiş olunsaydı, şikayet dikkate alınmaz ve o kişilerle ilgili soruşturma açılması yönünde karar verilmezdi. Hep deriz ya adalet er ya da geç tecelli edecektir. Bu gelişmeler bu sözün ne kadar doğru olduğunu gösteriyor.

Bu kısa detaylarda sonra gelelim konumuza. Sayıştay Denetçileri Aksu Belediyesi’yle ilgili 2018 yılı denetimlerini tamamladı. İnceelmeler sonucunda hazırladıkları raporları muhataplarına gönderdi. Geçtiğimiz pazartesi günü kamuyu zarara uğratan Belediye yöneticilerinin eline ulaşan sarı zarflarda birçok detay göze çarpıyor. Yöneticilerin keyfi uygulamalar ve bireysel menfaatlerin ön planda tutması sonucu belediyenin nasıl zarara uğratıldığıyla ilgili Sayıştay denetçilerinin hazırladıkları raporlarda ortaya çıkan gerçeklere gelin hep beraber göz atalım.

Asfalt ihalesi     

Sayıştay denetçilerinin asfalt ihalesiyle ilgili hazırladıkları raporda;

İmar Yolları ile Mahalle Bağlantı Yolları Alttemel Plentmisk Malzeme ve Bitümlü Sıcak Karışımlı Asfalt Yapım İşi” ihale dosyalarının incelenmesi sonucunda; “İhale komisyonu kararı ile ihale yetkilisince onaylanarak ihale sonucu isteklilere bildirildiği halde, ihalenin sözleşme imzalanmadan önce mevzuata aykırı şekilde iptal edilip, aynı işin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 21/b maddesindeki şartlar oluşmamasına rağmen daha yüksek fiyatlardan pazarlık usulü ile ihale edilerek yaptırılması sonucu kamu zararına sebebiyet verildiği görülmüştür” deniliyor.

Sonrası bu detayları tek tek sıralıyor.

İdarenin 31.05.2017 tarih 257-E.4001 sayılı (esasen kastedilen 01.06.2017 tarih E.258 sayılı karardır) ihaleyi iptal kararı ve iptal gerekçeleri ihale mevzuatına aykırıdır.

İdarenin iptal kararlarında belirttiği tüm gerekçeler, gerçeklerden uzak ve mevzuata aykırıdır.

Kanunun “Temel ilkeler” başlıklı 5 inci maddesinde; İdarelerin, bu Kanuna göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenilirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakta sorumlu olduğu, bu Kanuna göre yapılacak ihalelerde açık ihale usulü ve belli istekliler arasında ihale usulü temel usuller olduğu, diğer ihale usullerinin Kanunda belirtilen özel hallerde kullanılabileceği,

4734 sayılı Kanunun “Pazarlık usulü” başlıklı 21 inci maddesinin (b) fıkrasında; “Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması.” Haline pazarlık usulü ile ihale yapılabileceği, belirtilmiştir.

Söz konusu yapım işi ile ilgili ani ve beklenmeyen veya idare tarafından önceden öngörülemeyen olaylar ortaya çıkmadığı gibi, ihalenin ivedi olarak yapılması zorunluluğu da bulunmamaktadır.

Dolayısıyla, asfalt yapım işinin pazarlık usulü 21/B kapsamında ihale edilmesi 4734 sayılı Kanuna aykırıdır.

D) Açık ihalenin ihale yetkilisi ile bazı ihale komisyon üyeleri, ihale süreci tamamlanmadan görevlerinden alınarak başka birimlerde görevlendirilmişlerdir.

Hak ediş ödemeleri ehil olmayan kişiler tarafından imzalanmıştır. Geçici kabul komisyonu usulüne uygun oluşturulmamıştır.

Fen İşleri Müdürlüğü görevine vekaleten görevlendirilen Nevzat AVCI, teknik eleman değildir. Açık Öğretim Fakültesi 2 yıllık yerel yönetimler programı mezunudur. Belediyede 17 adet kadrolu mimar, mühendis vs. ve 11 adet tekniker kadrosunda personel bulunurken teknik eleman olmayan birinin bu müdürlüğe görevlendirilmesi mümkün görülememektedir.

Zira Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmeliğin 5 inci maddesinde; teknik öğretim gerektiren fen işleri müdürlüğü gibi müdürlüklere atanabilmek için yükseköğretim kurumlarının, kadronun görev alanı ile ilgili eğitim ve öğretimde bulunan en az dört yıllık bölümlerinden mezun olmak şartı bulunmaktadır. Vekaleten görevlendirmede de bu şartın aranması gerekmektedir.

İkinci ihaleye ait hak ediş ödemelerini imzalayan yapı denetim görevlileri (hakedişi düzenleyenler) ise;

1 No’lu hak edişte temizlik işçisi kadrosundaki Mehmet BERİK ve Memur kadrosundaki Kenan TUNALI;

2,3,4,5,6,7 ve 8 No’lu hakedişlerde ise ilkokul mezunu taşeron işçi Muhammet Ali ERGÜL ve taşeron işçi kadrosunda görev yapan İnşaat Mühendisi Ertuğrul DARICI’dır.

Adı geçen taşeron işçi kadrosundakiler 01.04.2018 tarihinden itibaren kadroya geçirilmiş olup, bu tarihe kadar iş kapsamında düzenlenen 1,2,3,4 ve 5 No’lu hak ediş ödemelerini imzalamaları mevzuata aykırıdır.

Hakediş ödemelerinin gerçekleştirme görevlisi ise işin uzmanı olmayan Bilgisayar Teknikeri İbrahim GÖBEKSİZ’dir.

Bayındırlık işleri Kontrol Yönetmeliğinin 4 üncü maddesi hükümleri uyarınca, yapı denetim görevlilerinin (kontrol teşkilatının) mühendis veya mimar olması şarttır. Kontrol mühendisliği görevi idarece zorunlu görülen hallerde işveren makamının onayı ve kontrol görevlisi ünvanı ile teknikerlere de yaptırılabilir. Dolayısıyla hak ediş ödemelerini yukarıda adı geçen kişilerin yapı denetim görevlisi sıfatı ile imzalamaları Bayındırlık işleri Kontrol Yönetmeliğine aykırıdır.

İşin geçici kabulü de 03.07.2018 tarihi itibarıyla yapılmıştır. Yapım İşleri Muayene ve Kabul Yönetmeliğinin 3 üncü maddesi üçüncü fıkrasında; işin denetiminde bulunan yapı denetim görevlisinin muayene ve kabul komisyonlarında görev alamayacağı belirtildiği halde, işim yapı denetim görevlisi İnşaat Mühendisi Ertuğrul DARICI geçici kabul komisyonunda görevlendirilmiştir.

E) Pazarlık usulü ile yapılan ihaledeki fiyatlar, ilk ihaledeki fiyatların üzerinde olduğundan 5.399.665 TL (KDV hariç) kamu zararına sebebiyet verilmiştir.

İlk ihalenin, ihale mevzuatına aykırı şekilde kasıtlı olarak feshedilerek, aynı işin ikinci ihale ile birinci ihalede gerçekleşen fiyatların çok üzerinde yaptırılması sonucu, kamu kaynağında eksilmeye neden olması suretiyle 6.371.604 TL (KDV dahil) kamu zararı oluşmuştur.

Sonuç itibarıyla;

A) İdarenin mevzuata aykırı şekilde sözleşme imzalama yükümlülüğünün yerine getirmemesi,

B) Yapılan açık ihalenin mevzuata aykırı gerekçelerle iptal edilmesi,

C) Söz konusu işin 4734 sayılı Kanunun 21/b maddesindeki şartlar gerçekleşmediği halde pazarlık usulü ihale edilmesi,

D) Açık ihalenin ihale yetkilisinin, ihaleyi iptal etmek istememesi üzerine görevinden alınması, bazı ihale komisyon üyeleri de görevlerinden alınarak başka birimlerde görevlendirilmesi, hak ediş ödemelerinin ehil olmayan kişiler tarafından imzalanması, geçici kabul komisyonunun usulüne uygun oluşturulması,

E) Ayrıntısı yukarıda tabloda gösterilen KDV dahil 6.371.604 TL kamu zararına sebebiyet verilmesi,

F) Pazarlık usulü ihalenin ihale dökümanında iş süresinin gerçekçi tespit edilmemesi, gerekçelerinin açıklanması.

 Bu detaylardan da anlaşılıyor ki, Aksu Belediyesi yöneticileri tam da evlere şenlik uygulamalar içerisine girerek, yasaları hiçe saymış ve kamu zararı oluşturmuşlardır.

Şimdi gelelim Orion Pazar’a..

Ancak denetimimiz sırasında tarafımızca mahallince yapılan incelemede, kiralama konusu parselin kuzey tarafında bitişik şekilde bulunan ve pazar alanı olarak tabi edilen 4.000,44 m² alanın da, bu ihale kapsamında tesis yapılması suretiyle kullandırıldığı görülmüştür.

13659 ada 1 parsel (6.274,81 m²) ile Pazar yeri (4.000,44 m²) üzerinde toplam 10.275,25 m² alanın kullanıldığına ilişkin, Aksu Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 02.08.2018 tarihli röleve krokisi, kroki notları ve fotoğraflar ile sabittir. Söz konusu alan içerisinde 212 dükkanın bulunduğu “Orion Bazaar” adında çarşı yer almaktadır.

6.274,81 m² alan için kiralama ihalesi çıkılıp, toplam 10.275,25 m² alanın kiracıya kullandırılması; 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 2 nci maddesindeki ihalede açıklık ve rekabet ilkesine aykırıdır.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 71 inci maddesinde, “Kamu zararı”; “kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinde kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır.” şeklinde tanımlanmıştır.

Söz konusu 4.000,44 m² arsanın, ihale ve sözleşme kapsamında olmamasına rağmen kiracıya bedelsiz olarak kullandırılarak, buna ait kira ve tahakkuk işlemlerinin yapılmaması suretiyle kamu kaynağında artışa engel olunması sonucu kamu zararına sebebiyet vermiştir.

Oluşan kamu zararından; kira sözleşmesini Belediye adına imzalayan ve uygulayıcısı olan Belediye Başkanının, kira şartnamesi ve sözleşmesi kapsamında olmayan 4.000,44 m² arsanın İmar Kanununa aykırı olarak sabit tesis yapılarak kiracıya kullandırılması sebebiyle Yapı Kontrol Şube Müdürlüğünden sorumlu Belediye Başkan Yardımcısının ve Yapı Kontrol Müdür Vekilinin, mülkiyeti Belediyeye ait taşınmazların kiralama işleminden görevli birimin yöneticisi Emlak ve İstimlak Müdürünün ve bu Müdürlüğün bağlı olduğu ilgili Belediye Başkan Yardımcısının sorumluluğu bulunmaktadır.

Sonuç itibarıyla;

A) Kira şartnamesi ve sözleşmesine aykırı olarak arsa üzerinde sabit tesis yapılması,

B) Kira şartnamesi ve sözleşmesinde öngörülen kiralama alanı 6.274,81 m² yerine, ihale ve sözleşme kapsamında bulunmayan 4.000,44 m² alan da olmak üzere toplam 10.275,25 m² alanın kiracıya kullandırılması sonucu 1.137.774 TL kamu zararına sebebiyet verilmesi…

Üçüncü bir raporda sendikal haklarla ilgili yapılan sözleşmeyle ilgili

Aksu Belediye Başkanlığı ile Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası (BEM-BİR-SEN) arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesi neticesinde, bazı belediye personeline mevzuatın öngördüğü tutarın üzerinde sosyal denge tazminatı ödenmesi suretiyle kamu zararına sebebiyet verdiği görülmüştür.

Oluşan kamu zararından tavan olarak belirlenen tutarın üzerinde ilgili personele sosyal denge tazminatı ödenmesine ilişkin yetkili sendika ile toplu iş sözleşmesi imzalayan belediye başkanı ile ödeme emrinde imzaları bulunan harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlileri sorumludur.

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca, Aksu Belediye Başkanlığı ile BEM-BİR-SEN arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinde, bazı personele 2018 yılı içinde mevzuatın öngördüğü tavan üzerinden sosyal denge tazminatı ödenmesi nedeniyle oluşan ve aşağıdaki tabloda ayrıntısı gösterilen 80.713,89 TL kamu zararına sebebiyet verilmesine sebebiyet verilmiştir.

Bu raporlardan da anlaşılıyor ki, 3 yılı gecik bir süreçtir, belediye yöneticilerinin yasalara aykırı birçok kararlara onay vermesi ve bireysel menfaatlerini hep ön planda tutması sonucu, Aksu Belediyesi’ni zarara uğrattıkları artık tescillendi. Bakalım mahkeme kararlarını tiye alan, başta Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin olmak üzere, diğer yöneticiler, Sayıştay denetçilerinin raporlarını tiye alırlar mı, almazlar mı, onu bilemeyiz. Ama bu raporlar, başta beri haykırarak dile getirdiğimiz söylemlerde ne kadar haklı olduğumuzun göstergesi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.