Cumartesi günü ardı ardına telefonlarımız çaldı. Telefondaki seslerin ortak söylemi, “Aksu Belediyesi’nde birim müdürleri yumruklaşmış. Haberiniz var mı?” şeklinde idi. Haberimizin olmadığını dile getirerek, araştıracağımızı söyledik. Sonra kısa bir araştırmaya girdik. Gelen bilgiler doğruymuş. Görevleri çözüm olan, İnsan Kaynakları Müdürü Ömer Üçkarış ile Kaçak Yapı Kontrol Müdürü Nevzat Avcı, imzalanması gereken bir evrak yüzünden, “İmzalarsın, imzalamam” tartışması yaparak ağız dalaşına girmişler. Sonrası malum, konuşan yumruklar. Bunları duyarken, hem üzüldük, hem de garipsedik. Garipsememizin nedeni, görevleri çözüm olan bu müdürlerin ortaya koyduğu çözümsüzlük. Üzülmemizin nedeniyse, kendilerine iyi niyet çerçevesinde bahşedilen bu görevlerin farkına varmayan kişilerin, ortaya koyduğu güç gösterisi. Oysaki Aksu’muzun çözüm bekleyen onlarca sorunu var. Bu sorunlarda, göreve getirilen bürokratların ortaya koyacağı iyi niyet göstergeleri ile çözülecek. O makamlar, çözüm yerine çözümsüzlük olmamalı. O makamlar, yine çözüm yerine kişilerin egolarını tatmin etme yeri olmamalı. Bundan dolayıdır ki, Aksu Gazetesi olarak, iyi niyetinden zerre kadar şüphe duymadığımız Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin’e “Artık bu işe bir el atmalısın başkan” diyoruz. Aksi takdirde kaybeden siz olursunuz. İyi niyette bir yere kadar Sayın Başkan. Aksu sizden hizmet bekliyor. Beklenen bu hizmetler, çözüm üretilsin diye atadığınız bürokratların, o makamları kendi egoları doğrultusunda kullanmasıyla olmaz. Radikal kararlar almalısınız. İnanın kaybedecek zamanınız yok. Sevenleriniz olduğu kadar, kuyunuzu kazımaya çalışan ve size dost görünen insanlarda var. Görünen köy kılavuz istemez. Bu soruna el atmadığınız takdirde, bürokrat olarak atadığınız kişiler, sorunları çözüm yerine, “Buranın ağasıda benim. Kralı da benim” diyeceklerdir ve diyorlar da… Bu söylemlere bizler şahit oluyoruz. Hal böyle olunca da, yapacağınız onca hizmet yerine, kavgalar, patırtılar ve dedikodular konuşulacaktır. Yani, hizmetleriniz hep geride kalacaktır, dedikodular hizmetlerin önüne geçecektir. Dostlarınız olarak, bizden söylemesi. Gerisi size kalmış, Sayın Başkan…
----------------------------------------------------------------------
Az kalsın AK Partili Ercan Ak’ı MHP’li yapıyorduk
Uzun bir süredir, MHP Aksu İlçe Teşkilatı’na uğramamıştık. Bir hal hatır soralım diye, İlçe Başkanı Kemal Kara’yı aradık, uygun olduğunu öğrenince de soluğu MHP teşkilatında aldık. Bir tarafta çaylarımızı yudumlarken, bir taraftan da sohbete koyulduk. Derken İlçe Yöneticisi Recep Bal, içeri girdi. Başkan Kara, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan gelen parti üye listesini Recep Bal’a vererek güncelleştirilmesi gerektiğini söyledi. Listeyi alan Bal, kısa bir incelemeden sonra, “Ercan AK bizim üyemiz mi?” diye sordu. Bu söylem karşısında hemen aklımıza AK Parti Aksu ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Ercan AK geldi. Şaşırdık, “ne ?” demeye kalmadan, gazeteci refleksiyle bir çırpıda Bal’ın elindeki listeyi alarak, bu sefer biz incelemeye koyulduk. Gerçekten de, üye listesinde Ercan AK’ın adı geçiyordu. Doğum yeri ise Yurtpınar idi. Heyecanımız giderek arttı. Sonra gözümüze doğum tarihi ilişti, orada da 1977 tarihi vardı. Anladık ki bu Ak, bizim AK Partili Ercan AK değilmiş. Çünkü AK Partili Ercan AK 1969 doğumlu. Bu sefer merak ettik, “Kim bu Ercan Ak” diye. Hemen aradık AK Partili AK’ı, “Hayırlı olsun” dedik. “Hayırdır” demeye kalmadan, anlattık olayı bir bir kendisine. Tabi ki, karşılıklı olarak gülüştük. Bu isim benzerliğinden dolayı başının defalarca derde girdiğinin altını çizen AK Partili AK, “Evet bu Ercan, bizim Yurtpınar’da oturuyor, aslen Ovacıklı. Bu isim ve soyadı benzerliğinden dolayı neredeyse bir ara cezaevine giriyordum. Ercan, bir ara bir kız kaçırmış. Kızın ailesi şikâyette bulunmuş. İsim ve soyadı benzerliğinden dolayı jandarmalar bizim eve geldiler. Hakkımızda şikâyet olduğunu belirttiler. Haliyle şaşırdık. Sorduk, “nedir” diye… Konuşuldukça anlaşıldı yanlışlık. Buna benzer birçok şeyle karşılaştım” diye açıklamada bulundu. Bu anlatımlar, yaşamın ne kadar tesadüflerle dolu olduğunun göstergesi niteliğinde. Bizde böyle bir tesadüf karşısında, neredeyse AK Partili AK’ı, MHP üyesi yapıyorduk.
