Halil Şahin’i öfkelendiren sorular

Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin, geçen hafta gerçekleştiği basın toplantısında öfke patlaması yaşandı. Ama söylemleriyle, ama yaptığı icraatlar sonucu akıllarda soru işaretlerine neden olan ve kamuoyunun cevap beklediği sorulara tahammül edemeyen Başkan Halil Şahin, hoş olmayan bir tutum sergiledi. Bizlerde yanlış anlaşılmalara mahal verilmemesi ve tarafsız gazetecilik ilkesine dayanarak,  toplantıda Şahin’e sorduğumuz soruları ve cevapları harfi harfine kamuoyunun yorumuna sunuyoruz. 

16 Temmuz 2018 Pazartesi 13:02
Halil Şahin’i öfkelendiren sorular

Hizmetlerimiz bazı kesimler tarafından engelleniyor dediniz, bunu açar mısınız? Kim sizi engelliyor?

Aksu’da hep görmüşüzdür, geriye dönersek beş belde de seçim çalışmaları başlayınca yerel seçimlere bakıldığı zaman, ben seçimden sonra ne kazanırımın derdinde olunuyor. Aday seçilir ve gerçeklerle yüz yüze kalınır. Dışardan oyla kazananlar borçlu hissederek, kendi kontrolünü kaybediyor. Çalkaya’da bu olay yaşandı geçmişte. Aksu’da her şeyin kanun çerçevesinde dört dörtlük yapılamayacağını ve irade konularaktan elimizi taşın altına koymamız gerektiğini biliyoruz. Yoksa ben şu macun deresinin ıslahı ile ilgili daha önce söz veren babayiğitlerin, bir levha koyup ta bu dere DSİ ye aittir, dediklerini de gayet iyi biliyorum.  Bir ay içerisinde yaptıracağım, dediklerini de biliyorum. Oranın yapılabilmesi için oranın revize planlarının yapılması gerektiğini ve planın yapılması gerektiğini ve nihayetinde elimizi taşın altına koyarak yapılabileceğini ve maliyetinin ne kadar olduğunu biliyorduk. Şu an burada bu hizmetler yapıldığı zaman, daha önceden vaat edilmiş hastane 35 senedir yeri var mı? Yok. Biz bir sene içerisinde polikliniği hemen devreye koyduk, yapacaksak yapacak gibi duralım dedik.

 Aksu’da 70 bin nüfus var. Bu nüfusun yarıdan çoğu dışardan gelen insanlardan oluşuyor. Ama bir de bir kesim var, şu an bizim çok fazla hizmet üretmemiz bir kesimin işine gelmez. İmar yapmamışsın, biz gelmişiz, derenin içinden arsaları yolları çıkarıyoruz. Bu 35 senelik mesele. Aksu’da ciddi bir nüfus popülasyonunun artması için bu işlerin bir an evvel yapılması ve maddi imkânlarımızın artması gerekiyor. Ev yapılamıyor, emlak vergisi alınamıyor. Ama bir kesim var, buraya daha fazla insan gelmesini ve daha fazla hizmet üretilmesini istemiyor. Bize bir şey düşmez mantığı ile hareket ediyor. Bu dediğimiz hizmeti engelleme meselesi o.

15 Temmuz’da kim neredeydi, dediniz ve darbecilere karşı olup da sonradan onlarla iş yaptılar dediniz kim bunlar? İsim verebilir misiniz?

Biz şuan 15 Temmuzda; kim ne yaptı, neredeydi, 15 Temmuz darbesini önlemek için nerelerde olduğunu söylemek istiyorum. O gece insanların dik duruşunun arasında anlaşılamayan işler yaptıklarını düşünüyorum.

Yasalara göre her şey uygun olamayacağını söylediniz, bu gün vatandaşın kaçak yapısı yıkılıyorsa, bu herkes için geçerli olmalı, adalet anlayışı budur. Muhalefeti eleştirdiniz, geçmişte yapılan yanlışlıkları eleştirdiniz, 5-6 aday olarak arenaya çıktınız ve halk sizi tercih etti.  Siz iktidar, büyükşehir ve yerel yönetim gücü ile sorunların hepsini çözeceğiz, dediniz. Seçim sürecinde 2014 yerel seçimlerde 41 proje dediniz. 31 Martta 2019 yerel seçimlerine az süre kaldı siz bu kırk bir projenin kaçını yaptınız?

İnşaattan başlayalım. Planlanmış bir ilçe değiliz. Planlama yaparken, toplulaştırma çıktı karşımıza. Ana arter ve Alanya yolu derken yeni projelerle gelişen bir ilçeyiz. Bizim planlama yapacağımız yerlerde, tarım arazilerini korumamız gerekiyordu. 2000 tane ruhsatsız inşaatlar var, elektriği  ve suyu olmayan geçmişte bir şekilde idare etmişler. Burada idareci, her halükarda elini taşın altına koyuyor. Yoksa biz Aksu’da kanunu uygulayacağız diye, kanun adamı gibi gelmedik. Bu görevi bize verenler bizim işimizi çöz dediler. Bizde 2004 yılından önce kısmi bir imar affı vardı biliyorsunuz, ondan önceki yapılar kendini kurtarmış, elektriğini ve suyunu almıştı. Ama geleli beri uğraşıyoruz.2004 den 2014’e kadar yapılanlar var. 2014’den sonra bizde aynı şekilde davrandık. Elektriği ve suyu olmayan binalarla ilgili kısmi imarın olması gerektiğini söylüyorduk her ortamda, raporları sunduk. İmar barışıyla çözülüyor şimdi. Bizim çıkış noktamız ne. Kanun neyse onu yapın diye mi görevlendirildik yada kanunu uygulayın ama elinizi de taşın altına koyun onu mu yapmaya geldik ona bakmak lazım. Çıkış noktamız bu.

Biz vatandaşın yapısını gidin yıkın demiyoruz. Hukuk devletinde yaşıyoruz yasalar herkes için geçerlidir. Yasa bir karar vermişse bu kararın uygulanması gerekir. Bugün, mevcut Pazar yeri ile ilgili mahkeme ve yürütmenin kararı var, biz yazdıklarımızın hiç birinde iftira bazlı haberler yapmadık belgelerle ve mahkeme kararları ile hareket ettik. Böyle bir süreç varken bu neden uygulanmıyor? İkinci olarak galericiler sitesi ile ilgili bir haber yaptık, burada da sizi ve yardımcınızı suçlayıcı bir sürecin içine girmedik, belgelerle hareket ettik. Sizi aradım, durumu anlattım. Siz bizimle uğraşanların işi dediniz ve bizde size şunu söyledik Sayın Başkan, ben size belgeleri göndereyim dedim, sizde gerek yok dediniz. Peki, suç duyurusunda bulundunuz mu dedim, başkan yardımcınızın adı geçiyor kaşesi var ve belediyenin adı geçiyor dedim. Biz bu konularla uğraşmıyoruz dediniz, siz koskoca Aksu Belediyesinin başkanısınız. Sizin adınıza ve yardımcınız adına evrak dolaşıyor, bunun araştırılması ve suç duyurusunda bulunulması gerekmiyor mu?

Her ortamda aynı şeyleri söylüyorum. Belediyemize ait bir yeri satmadık, satmayız da. Belediyede bizi görevlendiren partimiz ve halkımız hizmet üreteceksin diye görevlendirdi. Biz her şeyi hukuk adamı gibi kanuni midir, değil midir bunun tereddüdü vardır, vatandaşa getirisi götürüsü nedir, ben bunu her zaman hesaplamışımdır, hesaplarımda. 7 dönümlük alan yıllardır boş duruyor ve biri geliyor pazarlık yapıyoruz. Hukuk servisinden Kemal’de burada. 1 milyona kadar neticelenmiyor bu iş. İhale ile verilir ama hukuken sıkıntıları var deniyor, riske girersek verilir, bizde riske gireriz, çok olsa iptal ederiz ve ondan sonra duruma bir daha bakarız. 3 yıllık kiraya verdik. 2 yılı dolmak üzer, yıllık bir milyon alıyoruz, koyduk cebe, ihalede de zaten tek kişide bitti. Biz orada Aksu halkının menfaatine iş yapıyoruz. Orada yıkım kararı alınmadan önce, mahkeme orada planı yok diye o bölgenin turizm planları iptal edilmişti. Plansız yapılmış diye bu mahkemenin her aşamasında itirazlarımız var. Biz nihayetinde kimler itiraz ediyor, çarşısı olan kişiler var. 30 40 bin Euro kira alan insanlar itiraz etti. Esnaf ne çalışıyorsa kiraya veriyor.  Bilmeyerek de olsa çomak sokmuşuz. Senin ısrarcılığını anlamadık. Öbür arkadaşları mülk sahibi olanların ısrarını anladık da sen Aksu’dan karnın doymuyor yada belediyeden hizmet olarak isteğin yok herhalde ben öyle gibi görmeye başladım. 

Bizim de hukukçu arkadaşlarımız var. Mahkeme kararları neyse itiraz hakları da dahil devam ediyor. Mahkeme yıkım kararı vermeden, bizim yaptığımız protokolün iptalini veriyor. O bölgeye gittiğin zaman hangi binanın ruhsatı var, hangi binanın iskânı var, baktığın zaman hepsi aynı kategoride. Birinci önceliğimiz belediyenin geliri olmalıydı, bunun hesabını yaptık ama çok hesap etmediğimiz tarafı burada hakikaten koskoca çarşı bir kişinin elinde ve birkaç kişi başvuruyor zaten o birkaç kişinin itirazında sende sağ ol yardımcı oluyorsun, belediyeye de o kadar yardımcı olursan sevinirim.

İkincisi galericiler sitesi, orada 390 dönüm yer var. 90 dönümü maliyenin, maliye ile anlaşmamız lojistik olarak bizi bir araya toparlarsan, biz bu işe evet deriz dediler. Bu işin çıkış noktası şudur, bir dernek var, dernek bize geldi, biz burada galericiler sitesi yapmak istiyoruz dedi. Vatandaşla görüşüyoruz dediler. Baktık 800 tane dükkân Aksu’ya hakikaten Antalya’daki ikinci el galericileri bir araya gelmiş olacak. Aksu’da da 800 dükkânı yaptığın zaman lojistik ile beraber okulu, bankası, noteri hepsi var, yeni bir ilçe oluşturacağız gibi duruma geliyor. Biz buna olur veririz ve her aşamada da yardımcı oluruz. Emsali de dahil. Döşemealtı da bu projeyi istiyordu, o projenin olabilmesi için 100 tane mülk sahibinin desteğinin alınması lazım, belediye olarak bize düşen 18 uygulamasını yapıp kim nereyle anlaşırsa plan bu şekilde yürüyecek. Bende dahil kimsenin buna yetkisi yok. Bu projenin yapılabilmesi için belediye planlamasını yapar, içerisinde 2B olunan yerler var, onun için gecikti. Bütün vatandaşlar bir araya gelir ve anlaşırlarsa yapılır. İmza yetkimiz yok bu konuda.

Sizin söylediklerinize tamamen katılıyorum. Ama adınıza düzenlenmiş ve imzalanmış 15 sayfalık belgeler var.

Dikkate alınacak durum değil. Galeye alınmayacak bir şeyi galeye aldırmaya çalışıyorsunuz belediyedeki milletin mülkü ile ilgili tasarrufumuz olamaz.

Başkan yardımcınız suç duyurusunda bulunacağız diye basın bildirisi yayınladı Suç duyurusunda bulundu mu bulunmadı mı?

Bizim kendimize göre stilimiz var, ben size kuralı söyledim. Üzerimize düşen ne varsa yapıyoruz yapacağız.

Aksu yaşanılabilir bir kent haline geldi diyorsunuz. 2014 yılından ve 2018 yılına kadar çok yol kat ettik Ama hala bakıyoruz Aksu’da ne kadar iş yapan iş adamı ve yetkili varsa neredeyse tamamı Antalya’da oturuyor sizde dahil. Aksu belediye başkanı olarak siz ne zaman burada oturmayı düşünüyorsunuz?

Aksu’da çalışıyoruz, Antalya’da yatıyoruz. Sabah erken geliyoruz, akşam da geç saatte gidiyoruz. Hepimiz çocuklarımız ve geleceğimiz için yaşıyoruz. Aksu’da eczaneye en çok ihtiyaç duyulan zamanlarda, gece bile uyanıp hastanın ilacını verip, iğnesini yaptığım zamanlarda oturdum. Daha sonra çocuklarımız büyüyünce, Antalya’da okutmamız gerekiyordu, onun için Antalya’ya yerleştik. Antalya’da yatıyor olmak sıkıntı ise birileri seçim zamanı geldi ya, birileri bizimle ilgili eksik bulacaklar, basın da ki arkadaşlar ona göre değerlendireceklerdir. Burada oturanlarda vardı, daha önce ki babayiğitler, ne telefona çıkıyorlardı, ne belediyede varlardı.

Benim sorum size sizden önce kim ne yaptı bizi ilgilendirmiyor.

Soruyu soruyla cevaplandırıyorum, buda sizi sıkıntıya sokuyor gibi. Sıkıntıya soktuğuna göre siz bu soruları, size soranlara da bir cevap olsun.

Sen Aksu’da oturuyor musun?

Belediye başkanı oturmuyorken, ben niye oturayım Aksu’da.

Cevap: Ulan ne zeki insanlar varmış, ulan akıl pazarını da kaçırmak bu kadar zor bir şeymiş.

AK Parti İlçe başkanı Durmuş Kaan Şahin’le ilgili sorun mu yaşıyorsunuz. Sürekli aranızda bir sorun varmış gibi yazılıyor, çiziliyor ne söylemek istersiniz bu konu da?

Sen ve senin gibiler diyeyim de biraz netleştireyim olayı. Bir şeyler çıkarmaya çalışıyorsunuz yıllardır. Çıkarır mısınız çıkaramaz mısınız onun derdindesiniz. Ama ilçe başkanlığı yapan insanlarda olsa meclis üyeliği yapan insanlarda olsa siyasette bir yerden hedef koyar. Çeşitli hedefleri vardır. Bizim kimseyle alıp veremediğimiz yok vatandaş istiyorsa, partimiz zaten yapar. İl başkanımızda dobra dobra her şeyi söyledi bakın soruların cevaplarını orada görebilirsiniz.

Sayın Başkan gerçekten sizinle tartışmaya girmek istemiyoruz. Sorulara öfkeyle yaklaşacaksanız, ne biz size sor soralım, nede siz biz cevap verin. Alışık olmanız lazım nerdeyse 5 senedir bu kentin belediye başkanısınız.  Uzun süredir bu mesleği icra ediyoruz. Siyasi arenadan birçok kişiyle bu anlamda sorular sorduk. Ve hiç biri sizin gibi öfke patlaması yaşamadı. Sorulara direk olarak bizi hedefe koyuyorsunuz. Masumane sorulan bir soruda bile sen ve senin gibiler ifadesini kullanıyorsunuz. Belediye Başkanlığı sürecinizde İlçe Başkanı Durmuş Kaan Şahin’le bir güne bir gün sizi ve onu karşı karşıya getirecek bir habere imza atmadık.  Ama bunu yapan insanlar oldu. Siz kalkıp bize dönüyorsunuz. Bizi suçluyorsunuz. Biz sizin adınızı kullanarak, hiçbir iş adamına tehdit etmedik. İş adamı gelip sizin makamınıza bizi size şikayet etmedi. Ama başkalarını sizin adınıza tehditkar söylemlerini dile getirdi. Siz bu insanlara karşı bu kadar öfkelenmediniz. Hatta adınız kullanarak, başkalarını tehdit etmesini hoş görüyle karşıladınız. Ama bizi burada şamar oğlanına çevirdiniz. Sanki meydan savaşına gelmişiz gibi bir izlenim oluşturmaya çalışıyorsunuz.  Başkan Lütfen biraz sakin olun. Siz bir toplantı gerçekleştirdiniz. Davet ettiniz. Size duyduğumuz saygıdan dolayı davetinize icabet ettik. Bu toplantının adı basın toplantısıysa, soru sormak  bizim, cevap vermek sizin hakkınız.  Ben bunu farazi olarak konuşmuyorum. Bugün burada sorduğumuz soruların hiç birine net bir şekilde cevap vermediniz. Demagoji yaptınız. Suç duyurusunda bulunacağım dedi, yanınızdaki beyefendi.  Bulundu mu? Bulunmadı mı? Evrak sahte diyorsunuz. Sahte ise evrak suç duyurusunda bulunmak sizin en doğal hakkınız. Bu kadar açık net verilmesi gereken cevaplar varken, kamuoyunda birilerinin ortaya koyduğu çatışmayı, sanki biz ortaya koymuşuz gibi, bize yansıtmaya çalışıyorsunuz. Ben yine de söylüyorum ne pazaryerinde, nede Galericiler sitesinde, yaptığımız hiçbir haber rüya alemine dalınarak yapılmadı. Bunların hepsi belgeli. Sizin sekiz meclis üyeniz, almış olduğunuz kararlara tepki koyarak, meclis oturumunuza katılmadı. Bu başlı başına haberdir. Bunu yazmanın neresi yalan. Hele ki bu meclis üyeleri sizin ekip arkadaşım dediğiniz kişilerdi.  Burada bir yanlışlık yok mu? Ya sizde var. Ya da meclis üyelerinde. Neden yetkili kurumlar bu sorunlarla ilgili çözüm oluşturmuyorlar.  Bunun sorumlusu biz miyiz. Biz mi 8 meclis üyesine katılmayın dedik. Biz mi sahte dediğiniz evrakı oluşturduk. Biz mi gittik adaleti sağlayan Mahkeme başkanlarına Pazar yeri ile ilgili yürütmeyi durdurma kararı verin dedik. Biz yasalardan hukuktan bahsediyoruz. Siz kalkmış demagoji yaparak, her yanlışlığınızın sorumlusu biz olarak lanse etmeye çalışıyorsunuz. Sayın Başkan, bizim sizinle demagojiye girme niyetimiz yok. Biz diyoruz ki, hukuk devletinde yaşıyoruz. Ortada mahkeme kararları var, sahtekarlıklar var, iddialar var. Sizin görevinizde bu yasaları uygulamak. Sahtekarlıklara engel olmak.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.