Seydişehir İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, 18 Şubat sabahı, Seydişehir- Antalya yolunda yapılan kontrol ve arama sırasında, plakasız otomobilin sürücüsünü durdurmaya çalıştı. Sürücünün kaçması üzerine jandarma ekipleri peşine düştü. Güzergahtaki Seydişehir Emniyet Müdürlüğü ve Seydişehir Bölge Trafik Amirliği ekipleri, arama- tarama çalışması yaptı. Arama sonucu araç, Gevrekli Mahallesi'nde terk edilmiş bulundu. Jandarma ekipleri, Emre Kuru olduğu belirlenen sürücüyü, yol altındaki menfezde saklanırken buldu.
CİNAYETİ İTİRAF ETTİ
Gözaltına alınan Emre Kuru, ifadesinde, Antalya'nın Kepez ilçesinde, arkadaşı Atıf Ergen'in babasına ait 07 BIG 56 plakalı araçla Baraj Mahallesi'nde gezdiklerini, daha sonra tartıştığı arkadaşını karın ve sırt bölgesinden bıçakladığını, yaralı halde kaçmaya çalışan Ergen'in Kepez Baraj Göleti'ne ait sulama kanalına düştüğünü söyledi. Antalya Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerce bölgede yapılan aramada, Ergen'in cansız bedeni, gölette bulundu.
'Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma ve sağlamak'tan arandığı da belirlenen Emre Kuru, 'cinayet' suçundan sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
'ÖNCE 3 KİŞİYDİK'
Tutuklu sanık Emre Kuru, 5 ay sonra ilk kez hakim karşısına çıkarıldı. Antalya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya; Emre Kuru, Atıf Ergen'in ailesi, taraf avukatları ile tanıklar katıldı. Savunmasında, pazarda esnaflık yaptığını belirten Emre Kuru, Atıf Ergen'i mahalleden tanıdığını ve 6 yıldır arkadaş olduklarını söyledi. Olay günü Ergen'i arayarak, bir şeyler yapma teklifinde bulunduğunu anlatan Kuru, "Atıf, yarım saat sonra yanında bir arkadaşıyla geldi ve beni aldı. Hakkımda yakalama kararı olduğu için çarşıda gezmek istemedim. Varsak'ta bulunan bir yerden alkol aldık. O esnada araçta 3 kişiydik. Sonra beni bir tanıdığım aradı, onu da aldık, beraber gezdik. Yanımızdakileri bıraktıktan sonra maktulle birlikte Varsak'ta ormanlık alana gittik" dedi.
'ARAMA GEÇMİŞİNİN ÜST SIRASINDA EŞİMİN ADI VARDI'
Atıf Ergen ile dertleştiğini öne süren Emre Kuru, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Atıf, bana evliliğimin nasıl gittiğini sordu. Ben de iyi gitmediğini, aramızdaki sorunlar nedeniyle eşimin evi terk ettiğini söyledim. Eşim beni telefonundan ve sosyal medya hesaplarından engellediği için paylaştığı gönderilere bakamıyordum. Ben de Atıf'tan telefonunu vermesini rica ettim. Amacım, eşimin sosyal medya hesabında paylaştığı fotoğraflara bakmaktı. Atıf, ilk başta vermek istemedi. Hatta bana 'Bakıp da ne yapacaksın. Yine canın sıkılır' dedi. İstemeyerek de olsa verdiği telefondan sosyal medya hesabına girdim. Arama geçmişinin en üst sırasında eşimin kullanıcı adı yazıyordu. Sorduğumda ise bana yanlışlıkla arattırdığını söyledi; ama çok kaçamak cevaplar veriyordu. Ardından bana hakaret etmeye başladı. Bana 'Eşini evlenmeden önce tanıyordum. Başka kişilerle de konuşuyordu. Eşinin hamile olduğunu söylüyorsun. Senden olduğu ne malum? Hastaneye götürdün mü?' dedi ve küfürler etmeye başladı. Ben bu lafların ardından arabadan indim, o da benimle birlikte indi."
'KAÇ KEZ BIÇAKLADIM, HATIRLAMIYORUM'
Atıf Ergen'e "Karnında benim çocuğumu taşıyan kadın hakkında nasıl böyle konuşursun?" dediğini kaydeden Emre Kuru, şöyle konuştu:
"Atıf, bana küfrederek arabadan indi. Üzerime yürüdü, yumruk attı. Üzerimde, pazarda ürün kestiğim bıçak vardı. Atıf üstüme doğru gelince kendimi korumak için bıçağı gösterdim. O da bıçağın üstüne yürüdü yaralandı ama durmadı. Bana yine ağır hakaretler etmeye başladı. Ben de sarhoştum zaten. Alkolün de etkisiyle onu kaç kez bıçakladım, hatırlamıyorum. Zaten dar bir alanda kavga ediyorduk ve Atıf bu sırada dereye düştü. O sudayken elimi uzatıp, çıkarmak istedim ama bana tepki vermedi. Yere düşen arabanın anahtarını alarak, olay yerinden kaçtım. Sonrasında kanlı gömleği değiştirdim. Eşimi bu olayların içine katmak istemediğim için polis ve savcılıkta farklı ifadeler verdim. Keşke böyle bir şey olmasaydı. Pişmanım."
OĞULLARINI SAVUNDULAR
Sanık avukatı ise müvekkilinin öldürme kastı olmadığını savunarak, 'haksız tahrik' hükümlerinin uygulanmasını istedi.
Atıf Ergen'in babası Mehmet Ali Ergen de oğlunun kötü yapıya sahip olmadığını belirterek, "Sanık yalan konuşuyor. Oğlumun aracını da yağmalamıştır. Olaydan sonra kredi kartından para çekmiştir. Oğlumu eziyet ederek öldürdüğünü düşünüyorum. Ayrıca ona birileri de yardım etmiş olabilir" diye konuştu.
Anne Emine Ergen ise oğlunun küfreden biri olmadığını savunarak, sanık tarafından haince tuzağa düşürüldüğünü kaydetti.
Kız kardeş Merve Ergen de sanığın, hayatındaki en değerli kişiyi elinden aldığını ve en ağır cezaya çarptırılmasını istediğini söyledi.
Tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, sanık Emre Kuru'nun tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Süleyman EKİN/ANTALYA, (DHA) -
